Rusya etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Rusya etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

27/04/2023

Rusya: Dün, Bugün ve Yarın


Prof. Dr. Mitat Çelikpala ve Emekli Büyükelçi Fatih Ceylan editörlüğünde hazırlanan ve "2014 Sonrası Rusya Federasyonu'nun Savunma ve Güvenlik Politikalarındaki Değişim" bölümünü kaleme aldığım "Rusya: Dün, Bugün ve Yarın" kitabı, A7 Kitap tarafından yayımlandı.



22/03/2022

Rusya'nın Ukrayna'ya Kinjal Taarruzu Ne Anlatıyor?

Rusya Savunma Bakanlığı 19 Mart günü Ukrayna'nın batısındaki İvano Frankivsk yakınlarındeki Delyatin'de bulunan bir yeraltı mühimmat deposunu Kinjal tipi havadan atılan hipersonik füze sistemiyle vurduğunu duyurdu. Bu, Kinjal füzesinin gerçek harekât ortamındaki ilk kullanımı olması nedeniyle önemli bir gelişme idi. Ertesi gün, 20 Mart'ta Rus Savunma Bakanlığı bir başka Kinjal füzesiyle Nikolayev'deki bir yakıt deposunun vurulduğunu açıkladı.

Kinjal, Rusya'nın yakın dönemde hizmete aldığı yeni nesil füzelerinden biri. Havadan ateşlenebilen, uzun menzilli ve nükleer harp başlığı ile de donatılabiliyor. Rusya'nın Kinjal dahil bir dizi yeni nesil seyir füzesi ve balistik füze üzerinde yoğun geliştirme ve test faaliyetleri yürüttüğü biliniyor, bu füzeler özellikle Batı savunma camiası tarafından yakından takip ediliyordu. Nitekim Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) 2021 Yılı Faaliyet Raporu'nda da hipersonik füze denemelerindeki artışa dikkat çekilmişti.

Kinjal'in kullanımı askeri ve siyasi olarak ne anlam ifade ediyor? Bu sorunun kısa yanıtını "evet, bir anlamı var ancak o kadar da büyük değil" şeklinde vermek mümkün. Uzun yanıtı için ise öncelikle bazı temel tanım ve kavramları sunmak gerek.

11/03/2022

Askeri Gelişmeler ve Teknoloji Perspektifinde Rusya-Ukrayna Savaşı

İzmir Ekonomi Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler bölümünün düzenlediği seminerde, Dr. Sıtkı Egeli'nin konuğu olarak Rusya - Ukrayna Savaşı'na dair askeri ve teknolojik perspektiften gözlem ve değerlendirmelerimi paylaştım.

09/03/2022

Panorama Söyleşileri: "13. Gününde Askeri Boyutuyla Rusya-Ukrayna Savaşı"

Uluslararası İlişkiler Konseyi'nin (UİK) düzenlediği ve Prof. Dr. Mustafa Aydın'ın sunduğu Panorama Söyleşileri kapsamında "13. Gününde Askeri Boyutuyla Rusya-Ukrayna Savaşı" başlıklı söyleşiye katılarak, Prof. Dr. Serhat Güvenç, Dr. Can Kasapoğlu ve Sine Özkaraşahin ile birlikte Rusya - Ukrayna Savaşı'na dair izlenim ve görüşlerimi paylaştım.

 

 

02/03/2022

Rusya - Ukrayna Savaşı: 28.02.2022

Ukrayna'yı işgal eden Rus birliklerinin ilerlemesi yavaşladıkça çatışmalar daha da kanlı oluyor. 28 Şubat itibariyle sivil kayıpları artarken şehirler ve altyapıya yönelik Rus bombardımanı yoğunlaştı.

Kırım ile Donbas arasında kara bağlantısının kurulması önündeki son engel olan Mariupol'de şiddetli çatışmalar devam ediyor.

Ukrayna ordusunun ikmal hatları, altyapısı ve hava üslerine yönelik Rus taarruzları da şiddetlenmiş durumda.

Uluslararası yaptırımların Rus ekonomisi üzerindeki etkisi hissedilmeye başladı.



01/03/2022

Rusya - Ukrayna Savaşı: 27.02.2022

27 Şubat itibariyle Rus ordusunun ilerleyişinde belirgin sorunlar göze çarpmaya başladı. Harkov, Kiev, Herson gibi kentlerde şiddetli direniş, Rus birliklerinin insicamını bozmuş gibi görünüyor.

Rusya Belarus ve Harkov sektörlerinden Ukrayna'ya daha fazla birlik sokmaya devam etti. Bölgeye yapmış olduğu yığınağın üçte ikisinin Ukrayna'da çatışmalara katıldığına dair bilgiler var.

Rusya'ya yönelik Avrupa Birliği tepkisi giderek sertleşti; Ukrayna'ya aktif silah ve teçhizat yardımı ile ilgili bir karar onaylandı. Bu arada savaşın başından itibaren izlediği tutum nedeniyle yoğun şekilde eleştirilen Alman hükümeti, silahlanma için €100 milyar ek harcama yapacağını ve savunma bütçesini Gayrı Safi Yurt İçi Hasılasının (GSYİH) %2'sine çıkaracağını açıkladı. Bu oran şimdiye kadar %1 dolaylarındaydı. Bu karar Almanya'yı ABD ve Çin'den sonra dünyada silahlanmaya en çok kaynak ayıran üçüncü ülke konumuna getirecek.

Savaş şimdiden Avrupa jeopolitiğini baştan aşağı değiştirmişe benziyor.

 

28/02/2022

Rusya - Ukrayna Savaşı: 26.02.2022

Savaşın üçüncü gününde Rusya momentumu büyük ölçüde kaybetti. Rus birlikleri Kiev'in kuşatmasını tamamlayabilmiş değil.

Çernihiv ve Harkov'da şiddetli çatışmalar devam ediyor. Her iki kentin kontrolünü almak için ardı ardına yapılan saldırılar sonuçsuz kaldı.

Öte yandan ilerleyen birliklerin ikmal hatlarına düzenlenen saldırılar, plan, sevk ve idarede sergilenen son derece şaşırtıcı zafiyetler nedeniyle Rus birliklerinin ciddi lojistik sıkıntıları yaşadığı görülüyor. Gün boyunca yakıtsız kaldığı ya da arızadan dolayı terk edilmiş çok sayıda araç görüntüsü sosyal medyada yayıldı.

Ukrayna birliklerinin ve milislerinin etkili savunması, esir alınan Rusların sayılarının artması, sosyal medya ve basında Ukrayna'nın etkili bir psikolojik harp yürütmesi ve hepsinden önemlisi, Devlet Başkanı Volodimir Zelenski'nin sergilediği liderlik, moral üstünlüğün Ukrayna'nın tarafına geçmesini sağladı.

Rusya'ya yönelik uluslararası baskı da şiddetini artırırken, günün son saatlerinde SWIFT sisteminden çıkarılma kararı haberi geldi.


27/02/2022

Rusya - Ukrayna Savaşı: 25.02.2022

Rusya - Ukrayna Savaşı'nın ikinci gününde çatışmalar ülkenin kuzey kesimlerinde yoğunlaştı. İkinci günün sonunda Rusya'nın harekât planının ne olduğu ortaya çıkmaya başladı: Başkent Kiev'in süratle ele geçirilmesi ve bu sırada ülkeye hızla girip derinlemesine ilerleyen kara unsurlarının Ukrayna birliklerini çevirerek etkisiz hale getirmesi.

Rusya ikinci günün sonunda her iki konuda da belirgin bir ilerleme kaydedemezken, Gostomel Havalimanı dahil stratejik hedefleri ele geçirebilmiş değil.

Ukrayna Hava Kuvvetlerine ait savaş uçakları ve helikopterler, çok yoğun olmasa da uçuş yapmaya ve hatta Rus birliklerine taarruzlarda bulunmaya devam edebildiler. Bu da Rusya'nın ülke çapında hava hakimiyeti kurmadığının ya da kuramadığının göstergesi.

Ukrayna birliklerinin Rus ikmal hatlarına ve zırhlı birliklerine pusu şeklinde saldırılar düzenledikleri görülüyor.

İlan edilen genel seferberlik kapsamında Ukraynalı erkekler silah altına alınıyor. Kiev'de binlerce silahın dağıtıldığına dair haberler var.

 

25/02/2022

Rusya - Ukrayna Savaşı: 24.02.2022

24 Şubat 2022, dünya siyasetinde önemli bir dönüm noktası olarak şimdiden tarihe geçti. Sabaha karşı erken saatlerde Rusya Federasyonu, Ukrayna'ya yönelik geniş kapsamlı bir askeri harekât başlattı.

Rusya ve Ukrayna arasındaki gerilim özellikle son bir yıl içinde hızla artmıştı. Rusya'nın geçtiğimiz Kasım ayından bu yana bölgeye yaptığı askeri yığınağın boyutu Ocak ayından itibaren katlanarak artmıştı. Bu yığınağın, bir siyasi manevra, caydırma hamlesi ya da blöf değil, doğrudan bir askeri harekât hazırlığı olduğu net şekilde ortaya çıkmıştı. Nitekim 21 Şubat gece saatlerinde Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin'in canlı yayınlanan ulusa sesleniş konuşması, bir harekâtın başlamak üzere olduğunun habercisi idi. Putin, 2021 Temmuz ayında yayımlanan makalesinde sunduğu tarihi ve siyasi çerçevenin geniş bir özetini yaparak Ukrayna'dan tek taraflı bağımsızlıklarını ilan eden Donetsk ve Luhansk halk cumhuriyetlerinin bağımsızlıklarını tanıma kararı aldığını duyurmuştu.

Rusya'ya Batı'nın tepkisi sert oldu. ABD, İngiltere ve Avrupa Birliği'nden geniş kapsamlı yaptırım kararları geldi. Savaşın doğrudan neden olacağı jeopolitik değişimler ve bu yaptırımlar, sonraki dönemde yeni bir Soğuk Savaş'ın yaşanacağının habercisi.

01/07/2020

Rusya Federasyonu’nun Nükleer Caydırıcılık Siyaset Belgesi’nin Anlattıkları (ve Anlatmadıkları)

07.05.2019 tarihindeki Zafer Günü kutlamaları kapsamında
Kızıl Meydan'daki geçit töreninde görüntülenen
RT-2PM2 Topol-M (NATO kodu NATO SS-27 "Sickle B")
kıtalararası balistik füze sistemi
(Fotograf: Alexander Nemenov, AFP)
"Rusya Federasyonu'nun Nükleer Caydırıcılığa Dair Devlet Politikasının Temel İlkeleri" (Об Основах государственной политики Российской Федерации в области ядерного сдерживания) başlıklı siyaset belgesi, Rusya Federasyonu (RF) Devlet Başkanı Vladimir Putin tarafından 2 Haziran günü imzalanan 355 sayılı başkanlık kararnamesi ile yürürlüğe girdi.[1]

Belge, RF'nin nükleer caydırıcılığının esaslarını ve nükleer silah kullanımına dair politikasının genel çerçevesini çiziyor. Ancak satır araları okunduğunda, belgede dikkat çekici muğlaklıklar olduğu görülüyor. Bu boşluklar, RF'nin stratejik konumlanması ve ulusal güvenlik siyasetine dair rotasına dair ipuçlar sunuyor olabilir.

Belgenin ayrıntılarına girmeden önce, RF'nin ulusal güvenlik siyasetinde ve askeri kabiliyetinde nükleer gücün yerine kısaca göz atmakta fayda var.

29/07/2019

Rusya'nın Yeni Elektronik Harp Kabiliyetleri

TASS haber ajansı tarafından 10 Haziran günü, Rusya'nın yeni elektronik harp (EH) yöntemleri denediğine dair bir haber yayımlandı.[1]

Komutanlığın yayımladığı bir basın açıklamasına dayandırılan haberde, Rus Silahlı Kuvvetlerinin Merkez Askeri Bölge Komutanlığına mensup yaklaşık 500 personelin, kara konuşlu üç farklı EH sistemini kullanarak düşman uçaklarını karıştırmak ve köreltmek için geliştirilen yeni bir yöntemin denendiği kaydedildi.

Bu haberin satır arasında, Rusya’nın elektronik harbe verdiği önemin ve bu kabiliyetini nasıl bir doktrin çerçevesinde kurguladığına dair önemli ipuçları var.

18/02/2019

Rus Il-20M Uçağının Vurulması Olayının Anlattıkları

Ortadoğu Analiz dergisinin 85'inci sayısı için kaleme aldığım makale:

17 Eylül gecesi yerel saatle 22:00 sularında, Rus Hava Kuvvetlerine ait İlyuşin Il-20M (NATO kodu "Coot A") tipi bir elektronik istihbarat uçağı, Suriye'nin güneydoğusundaki Hımeymim Hava Üssü'ne iniş için yaklaşırken radardan kayboldu. Uçağın, o sırada Lazkiye'ye bir taarruz gerçekleştirmekte olan İsrail savaş uçaklarına ateş açan Suriye hava savunma bataryaları tarafından yanlışlıkla vurulduğu ortaya çıktı. Uçakta bulunan 15 Rus mürettebat hayatını kaybetti. Olay, Rusya ile İsrail arasında bir krize neden oldu.

Olayın oluş şekli ve sonrasındaki gelişmeler, Rusya'nın Doğu Akdeniz'de etki alanını geliştirme çabaları ile bu yöndeki kapasitesinin değerlendirilmesinde kullanılabilecek önemli veriler sunmakta. Bunun için de öncelikle vakanın teknik analizinin yapılması gerekmektedir.

15/02/2019

INF Antlaşması ve Bir Garip Küsüşme Hikayesi

Çizim: Konstantin Maler
Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Donald Trump 1 Şubat günü, ülkesinin Orta Menzilli Nükleer Kuvvetler (Intermediate Range Nuclear Forces - INF) antlaşmasından çekileceğini açıkladı. Kısa süre sonra da Rusya benzer bir açıklamayla antlaşmadan çekildiğini duyurdu.

Trump, ülkesinin INF yükümlülüklerini yerine getirmeyi 2 Şubat itibariyle bırakacağını ve altı ay içinde resmen çekilmiş olunacağını ancak bu süreçte Rusya INF'i ihlal eden harp başlığı, füze ve fırlatıcıların üretim ve konuşlandırılmasından vazgeçerse tekrar dönmeyi değerlendirebileceklerini söyledi. Hemen ardından Moskova da yeni füze geliştirme projeleri üzerinde çalıştığını açıkladı.

INF, 1987 yılında ABD ile Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB) arasında imzalanmıştı. Antlaşma, Avrupa'da nükleer bir savaşın önlenmesini sağlamış, bu bakımdan da Soğuk Savaş'ın tarafları arasındaki gerilimin kayda değer şekilde düşmesine katkıda bulunmuştu. Nitekim kısa süre sonra da SSCB'nin dağılmasıyla birlikte Soğuk Savaş sona erdi.

Taraflar INF'den çekilmelerine kadarki süreçte birbirlerine, bir masa tenisi maçı ahenginde karşılıklı suçlamalar yönelttiler. Çeşitli füze projelerinin zikredildiği bu atışmanın sonunda her iki ülke de antlaşmadan çekildi.

Ve böylece, kimilerinin "Soğuk Savaş 2.0" olarak adlandırdığı bu dönemde, yeni bir sürece girildi.

28/01/2019

Rusya'nın Ohotnik-B Projesi

Geçtiğimiz hafta içinde Novosibirsk Uçak Üretim Kurumunun pistinde, Rusya'nın yeni geliştirdiği Ohotnik-B (ОХОТНИК-Б; Rusça "Avcı") adlı insansız hava aracı (İHA) prototipi görüntülendi. Bundan kısa süre önce de kuyruğunda ve gövdesinin altında bu uçağın silüeti resmedilmiş 053 gövde numaralı bir Su-57 görülmüştü. Bu semboller doğal olarak, Ohotnik-B'nin Su-57 ile birlikte görev yapacak şekilde geliştirildiğine dair bir emare olarak algılandı. 

Rusya'nın askeri elektronik sistemler üreticisi KRET Genel Müdür Yardımcısı Vıladimir Miheyev, TASS haber ajansına 2016 yılında verdiği bir mülakatta, Rusya'nın üzerinde çalıştığı altıncı nesil savaş uçağının insanlı ve insansız olmak üzere iki modelde üretileceğini, bu uçakların birlikte, kol halinde uçarak görev yapacağını söylemişti.

Dolayısıyla Rusya'nın, insanlı ve insansız muharip uçakların birlikte görev yapacağı bir kurgu üzerinde çalıştığına dair elimizde kuvvetli ipuçlarının bulunduğunu iddia edebiliriz.

Buradan hareketle Ohotnik-B'nin, hava gücü alanında gerçekleşmesi beklenen bir dönüşümün Rus Hava Kuvvetleri özelindeki temsilcisi olduğunu söyleyebiliriz.

17/01/2019

Rusya Federasyonu’nun Doğu Akdeniz’deki Deniz Gücü

Marine Deal News gazetesinin Aralık 2018 sayısı için kaleme aldığım makale:

Coğrafi konumu, tarihi, ekonomik ve doğal kaynak altyapısı özellikleri itibariyle Doğu Akdeniz tarih boyunca jeopolitik güç savaşlarına ve bölgesel rekabetlere sahne olmuştur. Bu sürecin son halkası, özellikle Kıbrıs adası etrafında 2000'li yıllarda yapılan hidrokarbon kaynak keşifleridir. Bölgenin daha da artan jeopolitik önemi ve son yıllardaki artan güvenlik sorunları, kıyıdaş ülkelerin ulusal çıkarlarını korumak için savunma ve güvenlik harcamalarını artırmalarına neden olmuştur. Bu kapsamda, Doğu Akdeniz’de bulunan ülkelerin deniz güçleri ve donanmalarına yaptıkları yatırımlar özellikle ön plana çıkmıştır. Bu modernizasyon süreci, bölgesel bir güç rekabetinin yansıması olarak devam etmektedir. Öte yandan başta Suriye ve Libya’daki çatışmalar nedeniyle kıyıdaş olmayan ülkelerin de bölgedeki donanma varlıklarını artırdıkları gözlenmektedir: Rusya Federasyonu bölgede daimi bir deniz gücü bulundurmaktadır, NATO’nun da SNMG2 görev kuvveti bölgededir.

Doğu Akdeniz’deki deniz gücü dengesine dair değerlendirmede bulunmak için öncelikle, kıyıdaş ülkeler ile bölgedeki diğer ana donanma güçlerinin nitelik ve niceliksel olarak ayrı ayrı incelenmesinde yarar vardır.

30/11/2018

Kerç Boğazı Müsademesi ve Karadeniz'de A2/AD

25 Kasım Pazar günü Kırım Yarımadası'nın doğusundaki Kerç Boğazı, Rusya ve Ukrayna deniz unsurları arasında kısa süreli bir çatışmaya sahne oldu. Olay, 2014 yılından bu yana Ukrayna'nın doğusundaki çatışmalar ve Kırım'ın ilhakından dolayı süren gerilimin, iki ülke arasında topyekûn savaşa dönüşmesi riskini gündeme getirdi.

Nitekim Ukrayna meclisi 26 Kasım günü sıkıyönetim ilan etti. Rusya bölgedeki askeri varlığını takviye ederken Ukrayna ordusu tam teyakkuza geçti.

Kerç Boğazı'nda yaşanan bu müsademe, Rusya'nın Kırım merkezli olarak Karadeniz'de yürütmekte olduğu A2/AD stratejisinin bir yansıması olarak ele alınabilir.

12/12/2017

Rusya'nın Stratejik Nüfuz Operasyonları



Business Insider sitesinde Jim Edwards imzasıyla 3 Aralık günü "British security services are vastly outgunned by the Russian counterintelligence threat" (İngiliz güvenlik servisleri Rus karşı istihbarat tehdidi karşısında büyük bir zafiyet içinde) başlığı ile bir haber yayımlandı.[1]

Haberde, İngiliz güvenlik ve istihbarat kurumlarının hem personel sayısı hem de altyapı olanakları açısından, Rusya'ya karşı büyük bir zafiyet içinde olduğu kaydediliyor.

14/08/2017

Karadeniz'de Sessiz Rekabet

2015 Kasım ayında bir Su-24 savaş uçağının düşürülmesinin ardından Türkiye – Rusya ilişkileri kopma noktasına gelmişti. Bu gerilim, geçtiğimiz yıl 15 Temmuz darbe girişiminden kısa süre sonra yerini yakınlaşmaya ve ilişkilerin tamirine bıraktı. Bu sürecin en medyatik yansımalarından biri de S400 hava savunma sistemi alımı için yürütülen görüşmeler oldu.

S400, Türk kamuoyunu yalnızca hava savunma sistemi ihtiyacına yönelik alınması düşünülen bir sistem olması nedeniyle ilgilendirmiyor. Bu sistem aynı zamanda Rusya’nın Karadeniz Havzası’nda bir süredir uygulamakta olduğu A2/AD (Anti Access – Area Denial; Erişimi Engelleme / Alan Hakimiyeti) stratejisinin temel unsurlarından biri. Rusya A2/AD’yi, çeşitli uzun menzilli füze sistemleri ile deniz ve hava gücünün modernizasyonu ile Karadeniz’de uygulamakta.

Ve dolayısıyla Karadeniz’de Türkiye ile belli bir mesafeyi korumaya özen gösteren bir rekabet yürütmekte.

23/01/2016

Aptal Bombalarla Akıllı Harekât Yapılabilir mi?

Rus Savunma Bakanlığı tarafından 19 Ocak günü, Suriye'deki Hmeymim Hava Üssü'nden havalanan Su-24 (NATO kodu "Fencer") taktik bombardıman uçaklarının, Deyri Zor'daki "terörist hedefleri" bombalarken çekilmiş bir videosu yayınlandı.

Video kaydında, kanat altına yerleştirilmiş GoPro tipi yüksek çözünürlüklü kameralar ve klasik (güdümsüz) tipte genel maksat bombaları ile donatılmış Su-24'lerin kalkışı, bombalarını bırakmaları ve üsse dönüşleri görülüyor.

Yaklaşık 1:30 dakikalık video, Rusya'nın Suriye'de sürdürdüğü harekâtla tekrar gündeme gelen Rus hava kuvvetlerinin etkinliği ve modernizasyonu konusuna dair ipuçları sunmakta.

26/11/2015

Rus Uçağının Düşürülmesi Olayının 5N1Ş'si

24 Kasım günü Türkiye'nin Suriye sınırında gerçekleşen bir olay, bir anda dünya gündeminde bir numaraya oturdu. Olayın vehameti, pek çok kişiye 3'ncü Dünya Savaşı'nın başlamış olduğunu düşündürtecek kadar büyüktü.

Askeri teknolojilerin odağında olduğu, giderek artan sayıda tekil olayların, uluslararası da dahil olmak üzere çok boyutlu ve çok karmaşık sonuçlar doğurmakta olduğunu görüyoruz. 2012 Haziran'ında Türk RF-4E jetinin Suriye tarafından düşürülmesi, T-LORAMIDS yüksek irtifa hava savunma ihalesine dair süreç ve ihalenin iptali kararı bu olguya iki örnek.

Ancak 24 Kasım günü gerçekleşen olay herhalde, sonuçlarının ağırlığı açısından çok daha başka bir yerde duracak. Konu halen sıcaklığını koruyor, yeni gelişmelerle olayların seyri her an değişebilir. Fakat bu durum, olayın kendisini analiz etmeye engel değil. Bunun için de gazetecilerin meşhur 5N1K prensibini, ufak bir değişiklikle kullanmaya karar verdim.