Prof. Dr. Mitat Çelikpala ve Emekli Büyükelçi Fatih Ceylan editörlüğünde hazırlanan ve "2014 Sonrası Rusya Federasyonu'nun Savunma ve Güvenlik Politikalarındaki Değişim" bölümünü kaleme aldığım "Rusya: Dün, Bugün ve Yarın" kitabı, A7 Kitap tarafından yayımlandı.
Kitapta,
Rusya’nın tarihsel geçmişi, ekonomik ve siyasi koşulları, tehdit
algıları ve güvenlik yaklaşımları geniş bir yelpazede ele alınıyor.
Kitabın amacı, Rusya’yı farklı yönleriyle okuyucuya anlatmak, geleceğe
yönelik analizler yapabilmek adına Rusya’nın geçmişini ve bugününü
mümkün olduğunca gözden geçirmek.
Putin iktidarında, 2000’li
yılların ortalarına kadar, küresel yükselen yıldız konumuna yükselen
Rusya Federasyonu, 2000’li yılların ortalarından itibaren küresel düzeni
eleştiren ve bu düzene açıkça karşı çıkan bir aktör konumuna
sürüklendi. 2008 Gürcistan işgali ile farklı bir boyuta geçen bu
pozisyon Moskova’yı hızla revizyonist bir aktöre dönüştürdü. Rusya,
‘Yakın Çevresinde’ istikrarsızlığın ve güvensizliğin ana kaynağı
oluverdi. Bu durum Moskova’yı küresel alanda, Putin’in artan
otoriterliğinin ağır etkisi altında, adım adım ötekileştirdi.
Bu
ötekileştirmenin bir yansıması olarak, eski ve yeni dünya düzenlerine
yönelik eleştiri ve değerlendirmeler ışığında karşımıza cevaplanması
aslında hiç de kolay olmayan şu sorular çıkıyor: Rusya yeni küresel
ortamda kendisini nasıl tanımlıyor? Rusya’nın bir “kimlik” sorunu var
mı? Bunun güvenlik ve tehdit algılamalarındaki etkisi nedir? Moskova bu
şartlar altında kendisini küresel politikalarda nasıl konumlandırıyor,
ya da nasıl bir uluslararası statüsü olduğuna inanıyor?
Kaleme aldığım bölümde, 2014'ten sonra Rusya Federasyonu'nun güvenlik politikalarının dönüşümünü inceledim.
Rusya
Federasyonu, 1991 yılında dağılan Sovyetler Birliği’nden muazzam bir
askeri güç devraldı. Ancak takip eden yıllarda devlet aygıtının çökmesi;
bundan dolayı içine girilen ekonomik, siyasi ve sosyal buhran, bu
silahlı gücün nitelik ve nicelik bakımından hızla erimesine neden oldu.
2000’li yılların başlarına kadar Rusya Federasyonu, askeri kapasite
bakımından büyük zafiyet yaşadı. Askeri güçteki zayıflama, izlenilen dış
politikada tercih ve eylemlere de yansıdı.
Vladimir Putin’in
devlet başkanlığı görevine geldiği 2000 yılından itibaren, enerji
gelirlerinden dolayı ekonomideki toparlanma ile birlikte silahlı gücün
modernizasyonuna ağırlık verildi. Öte yandan 1990’lar boyunca eski Doğu
Bloku ülkelerinin NATO’ya kabul edilmeleri ve 1999 yılında NATO’nun
Kosova’ya askeri müdahalesi, o döneme kadar Batı ile işbirliği odaklı ve
görece ılımlı bir siyaset izleyen Moskova’da giderek artan tepki ve
endişelere neden oldu.,
Bu bakış değişiminin en önemli yansıması,
2007 Münih Güvenlik Konferansı’nda, Vladimir Putin’in yaptığı ve sert
mesajlar içeren konuşmasıdır. ABD liderliğindeki tek kutuplu küresel
sistemin eleştirildiği bu konuşma sıklıkla Rusya’nın Batı’ya meydan
okuması şeklinde tanımlanabilir. Nitekim Ukrayna ve Gürcistan’a tam
üyelik bağlamında geleceğe yönelik olumlu sinyal verilen NATO’nun 2008
Bükreş Zirvesi’nden kısa süre başlayan Güney Osetya Savaşı, Rusya’nın
karşı bir hamlesi olarak nitelendirilebilir.
2013 sonunda
Ukrayna’da patlak veren olaylar esnasında 2014 Mart ayında Kırım’ın
ilhakı ve ülkenin doğusundaki Donbas bölgesindeki ayrılıkçıların silahlı
isyanına verilen askeri destek; 2015 sonbaharında da Suriye İç
Savaşı’na aktif şekilde müdahil olunması ve bu kapsamda Doğu Akdeniz’de
daimi deniz gücü varlığının bulundurulması; Baltık kıyısındaki
Kaliningrad ekslavına yapılan büyük ölçekli askeri yığınak; Kuzey Buz
Denizi ve civarındaki artan hava ve deniz gücü operasyonları, Rusya’nın
NATO’ya karşı yürüttüğü “savunmacı saldırganlık” olarak
nitelendirilebilecek askeri faaliyetler arasında sayılabilir. En
nihayetinde 2021 boyunca artan gerilimin 24 Şubat 2022 tarihinde Rus
ordusunun Ukrayna’ya yönelik geniş çaplı taarruz ve işgaliyle birlikte,
jeopolitik fay hatlarında derin kırılmalar yaşanan bir süreç başladı.
Kitapta yer alan bölümler ve yazarları şöyle:
- "Çarlıktan İmparatorluğa Sovyetlerden Federasyona Rusya: Dün, Bugün, Yarın": Mitat Çelikpala
- "Steplerde Geçmişten Geleceğe Rusya": Metin Kılıç
- "Tarihsel Süreç İçerisinde Rusya: Emperyalizm ve Kolonyalizm": Numan Hazar
- "Rusya'da Avrasyacılığın Kökeni ve Geleceği": Orhan Gafarlı
- "Soğuk Savaş Sonrasında Rusya'nın Güvenlik ve Askeri Stratejilerinin Evrimi": Mehmet Fatih Ceylan
- "2014 Sonrası Rusya Federasyonu'nun Güvenlik ve Askeri Politikalarındaki Değişim": Arda Mevlütoğlu
- "Rusya'nın Ticarette Artan Asya-Pasifik Beklentisi: Küresel Ticaret ve Teknoloji Odaklarının Asya-Pasifik'e Yönelmesi ve Rusya'nın Politikaları": Ali Oğuz Diriöz
- "Rus Dış Politikasında Arktika Bölgesi": Ayşe Gülsüm Çalık
- "Soğuk Savaş Sonrası Türkiye-Rusya İlişkileri": Hüseyin Diriöz
- "Soğuk Savaş Sonrası NATO'nun Genişlemesine Karşı 'Yakın Çevre Doktrini' ve Rus Dış Politikası: Ukrayna Örneği": Atahan Ünal, Ece Özben
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder