30/12/2017

Başlıksız

Eser: The Rock
Peter Blume
"Anı biriktirmek" güzel bir ifade. "Hayal biriktirmek" de. "Eser biriktirmek" de. Genel olarak biriktirmek güzel, değerli.

Çünkü biriktirmek aşamalı bir eylem. Yalnızca toplamayı içermiyor. Topladıktan sonra tasniflemeyi, muhafaza etmeyi de öğütlüyor. Anıları da, hisleri de, eserleri de toplamalı, tasnif etmeli, titizlikle muhafaza etmeli.

Geçen her saniye, her gün, her yıl, daha fazlasını biriktirmeye vesile, bu açıdan bakılacak olursa.

Siyah Gri Beyaz okuruna nice ve nice biriktirme fırsatları dilerim.

26/12/2017

Ortadoğu Savunma Pazarı: Alışveriş Listeleri de Faturalar da Kabarık

Anadolu Ajansı için kaleme aldığım ve 18.12.2017 tarihinde "Ortadoğu'da Silahlanma Yarışı Bütçeleri Zorluyor" başlığı ile yayımlanan makalem. Makaleyi kaleme alırken Katar Fransa'ya 12 adet ilave Rafale savaş uçağı (+36 opsiyon ile birlikte) ve 490 adet VBCI zırhlı muharebe aracı siparişi vermişti (Hatırlatması için Emre Altuntaş'a teşekkür ederim)

Katar İngiltere ile 10 Aralık günü 24 adet Typhoon savaş uçağının alımı için yaklaşık $8 milyar tutarında bir anlaşma imzaladı. Bu alım maddi boyutu kadar teknik ve siyasi gerekçeleri ile de dikkat çekici nitelikte. Zira Katar, 2015 Eylül ayında Fransa ile 24 adet Rafale jeti için $7 milyarlık, bu yıl Haziran ayında da ABD ile 36 adet F-15QA için $12 milyarlık sözleşmeler imzalamıştı. Halihazırda yalnızca 12 adet Fransız yapımı Mirage 2000 tipi jete sahip olan Katar, bu üç sipariş ile birlikte toplam 84 uçaktan oluşan modern bir karma filoya sahip olacak. Suudi Arabistan ve BAE öncülüğündeki koalisyon ile yaşanan kriz ile zor bir dönemden geçmekte olan Katar için bu alım aynı zamanda diplomatik bir manevra olarak da önem taşıyor.

Kağıt üstünde 84 uçaklık bu filo, Katar gibi küçük bir ülke için büyük bir kabiliyet artışı gibi görünse de, özellikle idame edilebilirlik ve personel temini açısından ciddi sorunları da içermekte. Benzer sorunlar diğer bölge ülkeleri için de geçerli. Başta Suudi Arabistan, Mısır ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) olmak üzere Ortadoğu ülkeleri son yıllarda büyük boyutlu silah alımları gerçekleştirmekteler. Bunda Doğu Akdeniz’deki yeni hidrokarbon kaynağı keşifleri, Suriye İç Savaşı, İran’dan algılanan tehdit, Yemen harekâtı gibi çeşitli etkenler rol oynuyor.

Bölge ülkelerinin gerçekleştirdiği bu alımlar, sahip olunan ya da kurulması veya geliştirilmesi istenen stratejik ilişkilerin doğrudan yansımaları şeklinde gelişiyor. Dolayısıyla Ortadoğu’nun, savunma sanayii sektörünün uluslararası ilişkiler boyutunun en belirgin şekilde gözlendiği bölge olduğunu iddia etmek mümkün. Bunda, söz konusu alımlarda idame edilebilirlik, etkin kullanım ya da lojistik gibi hususların çoğunlukla ikinci planda tutulmasının büyük payı var.

14/12/2017

Yunanistan'ın Silahlanma Hamleleri

F-16V Yunan Hava Kuvvetleri renkleri ile
(Kaynak: Lockheed Martin)
Anadolu Ajansı için kaleme aldığım ve 04.12.2017 tarihinde "Yunanistan'ın Silahlanma Hamleleri" başlığı ile yayımlanan makalem:

Ekim ayından bu yana savunma alanında Yunanistan kaynaklı üç önemli gelişme yaşandı. 17 Ekim günü ABD Dışişleri Bakanlığı, Yunan Hava Kuvvetleri’nin elindeki F-16 savaş uçaklarının modernizasyonu için $2.4 milyarlık bir satışa onay verdi. Kasım ayı başında da Yunan Hava Kuvvetleri, İsrail’de düzenlenen “Blue Flag 2017” (“Mavi Bayrak 2017”) adlı tatbikata katıldı. 6 Kasım günü ise ABD’li Lockheed Martin şirketi, Yunan Deniz Kuvvetleri’ne ait dört adet P-3B Orion deniz karakol ve gözetleme uçağının modernizasyonu için $260 milyonluk bir sözleşme imzaladı.

Bu birbirinden bağımsız gibi görünen üç ayrı olay aslında daha geniş ölçekte Yunanistan’ın içinden geçtiği ağır ekonomik krizden sonra silahlı kuvvetlerini yenileme ve Doğu Akdeniz’in değişen jeopolitik dengelerinde kendisine bir yer açma çabalarının uzantısı olarak ele alınabilir. Ülke, 1996 yılındaki Kardak Krizi’nden hemen sonra geniş kapsamlı bir savunma projesi başlatmış, çok sayıda yeni sistem alımı gerçekleştirmişti. Bu tedarik süreci, ekonomik krizle birlikte 2000’lerin sonunda akamete uğradı. Buna karşın Atina yönetimi, ulusal güvenliğini sağlamak ve Ege ile Doğu Akdeniz’deki çıkarlarını korumak için bölgedeki diğer aktörlerle ilişkilerini geliştirdi. Bir yandan da silahlı kuvvetlerinin harekât ve eğitim faaliyetlerini belli bir seviyede korumaya azami özen gösterdi. Tedarik ve modernizasyon faaliyetlerinde ise yakın zamanda hareketlenme başladı. Öte yandan Ortadoğu’da artan karışıklıklar ile birlikte Avrupa’ya doğru oluşan göç dalgası ile Rusya’nın Doğu Akdeniz’de artan etkinliği, Yunanistan’ın NATO nezdindeki konumunu öne çıkardı. Bunda, Türkiye’nin son dönemde ABD ve bazı Avrupa ülkeleri ile ilişkilerinin gerilmesinin de rol oynadığı iddia edilebilir.

12/12/2017

Rusya'nın Stratejik Nüfuz Operasyonları



Business Insider sitesinde Jim Edwards imzasıyla 3 Aralık günü "British security services are vastly outgunned by the Russian counterintelligence threat" (İngiliz güvenlik servisleri Rus karşı istihbarat tehdidi karşısında büyük bir zafiyet içinde) başlığı ile bir haber yayımlandı.[1]

Haberde, İngiliz güvenlik ve istihbarat kurumlarının hem personel sayısı hem de altyapı olanakları açısından, Rusya'ya karşı büyük bir zafiyet içinde olduğu kaydediliyor.