Kocaeli Üniversitesi (KÜ) evsahipliğinde düzenlenen Uluslararası Enerji ve Güvenlik Kongresi'nin, BilgeSAM Başkanı Doç. Dr. Atilla Sandıklı'nın başkanlık ettiği açılış oturumunda, "Doğu Akdeniz'in Yeni Enerji Jeopolitiğinde Bölge Ülkeleri Deniz Güçlerinin Yeri Ve Etkisi" başlıklı bir bildiri sundum.
Doğu Akdeniz Bölgesi ve Enerji, Türkiye ve Enerji Politikaları, Rusya ve Enerji, Enerji Ekonomisi ve Politikası, Güvenlik ve Enerji gibi başlıklara sahip oturumlar şeklinde düzenlenmişti. Özellikle Kocaeli Üniversitesi öğrencileri ile yurtdışından geniş bir katılım mevcuttu. İlk kez böyle kalabalık bir kitleye, hem de Doç. Dr. Sandıklı gibi bir isimden hemen sonra sunum yapmış olmak heyecan verici bir tecrübe idi.
Siyah Gri Beyaz okuru bildiride çok yeni bir şey bulmayabilir, ancak yine de paylaşmak isterim.
1. Giriş
Coğrafi konumu, tarihi, ekonomik ve doğal kaynak altyapısı özellikleri
itibariyle Doğu Akdeniz tarih boyunca jeopolitik güç savaşlarına ve bölgesel
rekabetlere sahne olmuştur. Bu sürecin son halkası, özellikle Kıbrıs adası
etrafında 2000'li yıllarda yapılan hidrokarbon kaynak keşifleri olmuştur. Söz
konusu keşifler, bölge ülkelerinin ekonomik ilgi ve menfaat alanlarının
belirlenmesi ve korunması amacıyla yürüttükleri politikaların öznesi olmuştur.
Nitekim bölge, kıyıdaş ülkelerin Münhasır Ekonomik Bölge (MEB; Economic
Exclusion Zone) belirleme, koruma ve ikili işbirlikleri ile çıkarlarını güvence
altına alma çabalarına sahne olan bir sıcak bölge (Hot Spot) haline gelmiştir.
Doğu Akdeniz’in keşfedilen enerji kaynaklarının tespiti, yeni kaynakların
keşif çalışmalarının yürütülmesi, tespit edilen kaynakların kullanılması ve
ürünlerin ulusal ve uluslararası piyasalara arzı, ilgili ülkelerin enerji
strateji ve politikalarının birinci öncelikli gündem maddesi haline gelmiştir.
Anılan bu süreçlerin güvenliklerinin sağlanması, başka bir deyişle kıyıdaş
ülkelerin Doğu Akdeniz’deki enerji ilgi ve menfaatlerinin korunması, bu
görevler bakımından yetkin deniz kuvvetlerine sahip olmaları ile mümkündür.
Nitekim bölge ülkelerinin silahlı kuvvetler tedarik ve modernizasyon
faaliyetlerinde, özellikle 2000’lerin ikinci yarısından itibaren giderek artan
oranda donanma projelerine ağırlık verilmesi görülmektedir. Buna ilaveten bölge
ülkeleri arasında ikili ya da üçlü askeri ve enerji işbirliği anlaşmaları
imzalanmış, müşterek deniz eğitim ve tatbikat faaliyetleri icra edilmektedir.
Doğu Akdeniz bölgesine kıyıdaş olan Türkiye, İsrail, Yunanistan, Mısır,
Lübnan, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ve Suriye’nin deniz kuvvetleri modernizasyon
projelerinde bölgenin enerji jeopolitiğinin dikte ettirdiği stratejik, taktik
ve operasyonel ihtiyaçların belirgin rol oynadığı gözlenmektedir. Bu ihtiyaçlar
arasında korvet sınıfı karakol gemileri ile denizaltı tipi gemilerin; insansız
hava araçlarının (İHA) ve C4ISR (Command, Control, Communications, Computers,
Intelligence, Surveillance, Reconnaissance; Komuta, Kontrol, Muhabere,
Bilgisayar, İstihbarat, Gözetleme, Keşif) sistemlerin tedariği sayılabilir. Öte
yandan iç savaş, terörizm ve deniz korsanlığının deniz ticaretine yönelik
teşkil ettiği tehdit; bölge ülkelerinin donatım ve eğitim ihtiyaçlarında
öncelikli olarak belirleyici rol oynamaktadır.
Bu çalışma, Doğu Akdeniz bölgesinde yapılan hidrokarbon keşifleri ile şekillenen
enerji jeopolitiğine ilişkin genel bir resim çekerek, bölge ülkelerinin deniz
güçlerinin kuvvet yapılarının güncel durumları ile modernizasyon faaliyetleri
hakkında bilgiler sunacaktır. Sonuç ve değerlendirmeler bölümünde, güncel
enerji jeopolitiği ile donanma projeleri arasındaki ilişkiden hareketle, eğilim
analizi ve yakın geleceğe dair bir dizi öngörü sıralanacaktır.
2. Doğu Akdeniz Bölgesinin Enerji Jeopolitiği
Coğrafi konumu nedeniyle Doğu Akdeniz, tarih
boyunca farklı medeniyet ve devletlerin egemenlik savaşlarına sahne olmuştur.
Bu durumun en önemli nedeni, bölgenin Asya, Avrupa ve Afrika arasında bir
kavşak konumunda olmasıdır. Bölgenin jeostratejik önemi, özelikle 20'nci
yüzyılın ikinci yarısında, Ortadoğu petrol kaynaklarına açılan kapı hüviyeti
kazanmasıyla daha da artmıştır. Sovyetler Birliği'nin dağılması ile Orta Asya
enerji kaynaklarının uluslararası pazarlara açılması, bölgenin değerini
pekiştirmiştir.
Doğu Akdeniz'in jeostratejik önemini
şekillendiren gelişmelerin en önemlisi olarak 1869 yılında Süveyş Kanalı'nın
açılmasını göstermek mümkündür. Söz konusu kanalın açılması ile o zamana kadar
Ümit Burnu'nun çevresi dolaşılarak yapılmakta olan deniz ticaretinin süre ve
maliyetinde ciddi tasarruflar sağlanmış; Asya, Afrika ve Avrupa pazarları
birbirine bağlanmıştır. Günümüzde Akdeniz'de yılda ortalama 220,000'den fazla
geminin seyir yaptığı tahmin edilmektedir. Bu rakam, dünya deniz ticaretinin
yaklaşık üçte birlik bir kısmına tekabül etmektedir.[1]
2000'li yılların başında bölgede yapılan
hidrokarbon keşifleri, bölgesel güç ve egemenlik mücadelesini başka bir boyuta
taşımıştır. Özellikle Kıbrıs adası etrafında yapılan keşiflerde tespit edilen
kaynakların boyut ve mali değerleri, kıyıdaş ülkelerin yoğun bir güç
mücadelesine girmesine neden olmuştur. Söz konusu bu mücadeleye bölge dışı
aktörlerin de dahil olmasıyla Doğu Akdeniz, Kutuplar - Kuzey Denizi, Güneydoğu
Asya - Malakka Boğazı, Doğu Afrika ve Kafkaslar gibi bir "sıcak
bölge" (Hot Spot) niteliği kazanmıştır.
ABD Jeolojik Araştırmalar Dairesi'nin (USGS;
U.S. Geological Survey) 2010 yılında yayımladığı bir araştırmaya göre, Kıbrıs
Adası ile İsrail arasında kalan "Leviathan" sahası başta olmak üzere
Doğu Akdeniz'de, bilhassa Kıbrıs Adası çevresinde bulunan toplam enerji
rezervinin 30 milyar varil petrol eşdeğeri olduğu tahmin edilmektedir. Söz
konusu bu rezervin pazar değerinin USD1.5 trilyon olduğu belirtilmektedir.
Varlığı tahmin edilen rezervler ile ispatlanan rezervler arasında kayda değer
bir fark bulunmaktadır. Özellikle 2000'lerin ortalarından bu yana devam eden
sondaj çalışmalarına bağlı olarak rezerv miktarı ve piyasa değerinin
güncellenmesi mümkündür.[2]
Enerji kaynaklarının tespit, işlenme ve pazara
arz güvenliğinin sağlanması amacıyla kıyıdaş ülkeler silahlı kuvvetlerinin
tedarik ve modernizasyon programların donanma sistem ve unsurlarına verdikleri
ağırlığı artırmaya başlamıştır. Bu durumun en belirgin örnekleri Türkiye,
İsrail, Mısır ve her ne kadar ekonomisi çökmüş durumda olsa da Yunanistan'dır.
Bu ülkeleri, kısıtlı altyapı ve bütçe imkânlarına rağmen Güney Kıbrıs Rum
Yönetimi (GKRY) takip etmektedir.
3. Bölge Ülkelerinin Deniz Güçleri ve Modernizasyon
Faaliyetleri
Doğu Akdeniz’e kıyıdaş ülkelerin deniz
kuvvetlerinin muharip unsurlarının dökümü, Tablo 1’de verilmiştir. Bu tabloda
yer alan gemi tipleri, tasarım ve görev özellikleri itibariyle, hizmetinde
bulundukları ülkelerin deniz ilgi ve menfaatlerinin korunmasında esas yükü
üstlenmektedirler. Bu nedenle, sayılan gemi tiplerinin ayırt edici tasarım ve
görev özelliklerinin yakından incelenmesinde fayda vardır.
3.1. Karşılaştırmada
Kullanılan Gemi Sınıfları
Firkateyn: 20’nci yüzyılın
ortalarına kadar firkateynler, çoğunlukla konvoy ve görev gücü refakatinden
sorumlu, görece hafif silahlandırılmış savaş gemileri olarak tanımlanmaktaydı.
Ancak güdümlü füzelerin ve radar gibi sensör teknolojilerinin geliştirilmesi
ile savaş gemisi tasarımında önemli değişiklikler yaşanmıştır. Günümüzde
firkateynler, refakat görevlerinin yanı sıra açık denizde suüstü muharebesi,
denizaltı savunma harbi (DSH) ve hava savunma harbi görevlerini icra edebilecek
donanıma sahip savaş gemileri olarak tasarlanmaktadır. Sınıflandırma
sistematiği ülkeden ülkeye değişmekle birlikte çoğu firkateyn tasarımı 2,000
ila 6,000 ton deplasmana sahiptir.[3]
Korvet: Korvetler,
firkateynlerden daha hafif ve küçük devriye maksatlı gemilerdir. Ana görevleri
kıyı sularında devriye, DSH, suüstü muharebesi ile arama – kurtarma, deniz
ticaret hatlarının güvenliği ve bayrak gösterme olarak sıralanabilir.[4]
Karakol
Botu / Hücumbot: Bu sınıf gemiler, kıyı savunmasında kullanılan, çoğunlukla süratleri 25
deniz milinden yüksek teknelerdir. 35m uzunluktan daha büyük ve 400 ton
deplasmandan daha ağır hücumbotlardan güdümlü füze ile donatılanları, “vur –
kaç” tipi saldırı ve düşman deniz unsurlarının baskı altında tutulması
maksadıyla kullanılırlar.[5]
Denizaltı: Birinci Dünya Savaşı
ile modern manada kullanıma giren denizaltı tipi savaş gemileri, harekât
bölgesine intikal ve / veya muharebe sırasında sualtında seyredebilen,
sualtında iken kendi enerjisini elektrik bataryaları ya da nükleer reaktörleri
ile oluşturabilen gemilerdir. Gizlilik niteliklerinden dolayı denizaltılar, bir
ülkenin deniz kuvvetlerinin en stratejik unsurlarıdır. Denizaltı sınıfı gemiler
sadece saldırı unsuru olarak değil, barış ya da kriz döneminde istihbarat
toplama maksadıyla da kullanılmaktadırlar.[6]
3.2. İsrail
Silahlı kuvvetler içinde bütçeden en düşük pay
alan birim olan İsrail Deniz Kuvvetleri, Doğu Akdeniz'deki enerji keşifleri,
Gazze Şeridi'ndeki durum ve Arap Baharı süreci etkisiyle kademeli bir
modernizasyon programını yürürlüğe sokmuştur. Bu kapsamda mevcut suüstü
platformların hedef elektronik harp ve silah sistemleri modernize edilirken
insansız hava aracı (İHA) ve denizaltı platformları tedarik edilmeye
başlanmıştır. Özellikle denizaltı tedariği ile, kıyı savunma gücü hüviyetinden,
uzun menzilli kuvvet aktarımı ve hassas saldırı kabiliyeti edinimi
hedeflenmektedir.[7]
Ana üsleri Aşdod, Eilat ve Hayfa'da bulunan
İsrail Deniz Kuvvetleri'nin ana muharip unsurları üç adet Saar 5 sınıfı korvet
ile sekiz adet Saar 4.5 sınıfı hücumbottur. Bunlara ilaveten 30 civarında
hücumbot ve karakol botu bulunmaktadır.[8]
Deniz kuvvetlerinin ana stratejik unsuru ise Alman yapımı Tip 800 Dolphin
sınıfı üç adet dizel elektrik denizaltıdır. Bunlara ilaveten 2006 yılında
siparişi verilen daha gelişmiş üç adet Dolphin II sınıfı havadan bağımsız
tahrik sistemine sahip denizaltı inşa halindedir. Söz konusu denizaltıların
standart 533mm çapa sahip torpido tüplerine ilaveten daha büyük 650mm çaplı
tüplere de sahip olmaları, seyir füzeleri ile donatıldıkları, dolayısıyla
İran'ın nükleer tesislerinin vurulmasında kullanılabilecekleri
spekülasyonlarına neden olmuştur.[9]
Denizaltı programına ilaveten halihazırda İsrail
Deniz Kuvvetleri için yürütülmekte olan en önemli modernizasyon projesi, dört
adet korvet tedariğidir. Doğu Akdeniz'deki enerji kaynağı araştırma ve sondaj
faaliyetleri kapsamında özel önem atfedilen proje ile ilk olarak ABD nezdinde,
Littoral Combat Ship (LCS; Kıyı Muharebe Gemisi) projesi türevi bir firkateyn
için görüşmeler yürütülmüş, bu görüşmeler yüksek maliyet nedeniyle sonuçsuz
kalmıştır. Halen Almanya ve Güney Kore ile sırasıyla MEKO A100 ve FFX sınıfı
gemiler için görüşmelerin yürütüldüğü bilinmektedir. [10] [11]
İsrail Deniz Kuvvetleri'nin özel olarak
odaklandığı bir alan, istihbarat, keşif ve gözetleme maksatlı İHA tedariğidir.
Bu kapsamda IAI şirketi üretimi Heron İHA sisteminin daha uzun menzilli bir
türevi olan Heron Eitan geliştirilmekte olup, Heron ve Orbiter tipi İHA'lar
hizmete alınmıştır. [12]
Söz konusu İHA'ların, deniz gözetleme ve hedef tepit - teşhisine yönelik sensör
sistemleri ile donatıldığı bilinmektedir. İsrail Hava Kuvvetleri hizmetindeki
G550 CAEW havadan erken ihbar (HİK) uçakları da, deniz operasyonlarına destek
vermektedir.
3.3. Mısır
1970'lerin sonundan itibaren silahlı
kuvvetlerinin büyük kısmı ABD yapımı araç - gereç ile donatılan Mısır'ın deniz
kuvvetleri, diğer komutanlıklara kıyasla bütçeden görece daha az pay almıştır.
Bu durum, 1997'den itibaren değişerek, donanma modernizasyon projelerine
ağırlık verilmeye başlanmıştır.
Sahil Güvenlik teşkilatı hariç yaklaşık 16,500
personele sahip olan Mısır Deniz Kuvvetleri, ülkenin Akdeniz ve Kızıl
Deniz'deki 2,000km'lik sahil şeridinin güvenliğinden sorumludur. Bu iki denizin
coğrafi konumu nedeniyle Mısır, birbirinden ayrı iki filoyu idame etme
durumundadır. Karargâhı İskenderiye'deki Ras El Tin'de bulunan Akdeniz
Filosu'nun en önemli görevlerinden biri, Gazze Şeridi'ne uygulanan ablukanın
denetimidir. Kızıl Deniz Filosu'nun üsleri ise El Gardaka, Safaga ve
Süveyş'tedir. [13]
Mısır Deniz Kuvvetleri'nin ana muharip
unsurları, ABD'den 1981 yılında transfer edilen dört adet FFG-7 sınıfı
firkateyndir. Bu gemilere ilaveten daha eski iki ABD yapımı FF-1052 Knox, iki
adet Çin yapımı Jianghu I ve iki adet İspanyol yapımı Descubierta sınıfı firkateyn
bulunmaktadır. Rus (eski SSCB), İngiliz, Fransız ve Çin yapımı 50'den fazla
hücumbot ve karakol botu da hizmettedir. Bunlardan eski Rus yapımı 20 civarında
Proje 205 Osa I sınıfı güdümlü füzeli hücumbotun harbe hazırlık seviyesi
düşüktür. [14]
Donanmanın kapsamlı modernizasyon programı, 2013
Temmuz ayındaki askeri darbeden dolayı bir müddet kesintiye uğramıştır. Darbe
nedeniyle ABD, yabancı askeri finansman (Foreign Military Financing; FMF)
programı ile serbest bırakmış olduğu USD1.3 milyarlık askeri yardım paketini
dondurmuştur. Öte yandan Almanya, Türkiye ve Hollanda ile de yürütülen
modernizasyon ve tedarik projeleri sekteye uğramıştır. Askıya alınan projelerin
önemli bir bölümü, 2014 itibariyle tekrar yürürlüğe girmiş bulunmaktadır. [15]
Söz konusu modernizasyon projelerinin en
önemlisi, 2000'li yılların ortalarında başlatılan denizaltı filosunun tekrar
canlandırılması projesidir. 1980'li yıllarda hizmete giren ancak bakımsızlık
nedeniyle ıskartaya ayrılan Çin yapımı Tip 033 Romeo sınıfı dizel elektrik denizaltıların
yerine, 2011 yılında Almanya'dan Tip 209 sınıfı modern denizaltı tedariği için
bir sözleşme imzalanmıştır. HDW şirketine iki denizaltı için verilen sipariş,
2014 yılında iki denizaltının daha eklenmesiyle dörde çıkarılmıştır. [16]
Suüstü filosunun modernizasyonu kapsamında
yürütülmekte olan en önemli projeler, ABD'ye sipariş verilen dört adet
Ambassador IV tipi korvet ile Fransa'ya sipariş verilen dört adet Gowind sınıfı
korvet siparişleridir. [17]
Gowind projesinin yaklaşık USD1.35 milyar tutarındaki sözleşmesi ise 2014
Temmuz ayında imzalanmıştır. [18]
Diğer bir önemli donanma tedarik projesi kapsamında Mısır, Türk gemi üreticisi
Yonca Onuk'a 2010 yılında altı adet MRTP-20 tipi yüksek süratli hücumbot
sipariş vermiştir. İlki 2011 Aralık ayında teslim edilen MRTP-20'lerin geri
kalan beş adedi, teknoloji transferi ile İskenderiye Tersanesi'nde
üretilmiştir. [19]
3.4. Yunanistan
1990'lı yılların sonlarından itibaren silahlı
kuvvetleri için kapsamlı ve iddialı bir modernizasyon programını uygulamaya
koyan Yunanistan, önceliği hava ve deniz kuvvetlerine vermiştir. Bu kapsamda,
özellikle Almanya ve Fransa ile büyük boyutlu tedarik ve iyileştirme projeleri
başlatılmıştır. Ancak 2009'dan itibaren ülkeyi etkisi altına alan ağır ekonomik
kriz, devletin tüm mekanizmalarında olduğu gibi, silahlı kuvvetlerin harbe
hazırlık ve modernizasyon faaliyetlerinde de yıkıcı etki göstermiştir. Avrupa
Birliği yaptırım ve yardım koşulları, çok sayıda tedarik programının tehiri ya
da dondurulması ile sonuçlanmıştır.[20]
Yunan Deniz Kuvvetleri envanterinde halen tamamı
Alman yapımı üç adet Tip 209 / 1100 modeli Glavkos sınıfı; dört adet Tip 209 /
1200 Poseidon sınıfı ve bir adet de Tip 214 sınıfı Papanikolis sınıfı denizaltı
bulunmaktadır. Suüstü filosunda dokuz
adet Hollanda yapımı Kortenaer ve dört adet Alman yapımı MEKO 200HN sınıfı
firkateyn ile değişik tip ve tonajda 40'dan fazla hücumbot ve karakol botu
bulunmaktadır. Donanma hava unsurları 11 adet ABD yapımı Sikorsky S-70B Aegean
Hawk ve İtalyan yapımı 8 adet AB-212ASW helikopterleridir. [21]
Donanmanın sualtı gücünün modernizasyonu
kapsamında Alman HDW şirketi ile iki ayrı sözleşme imzalanmıştır. Bu
projelerden ilki olan Papanikolis ile toplam dört adet havadan bağımsız tahrik
(Air Independent Propulsion; AIP) sistemine sahip Tip 214 sınıfı yeni nesil
denizaltı tedarik edilecek; ikincisi olan Neptune II ile de, envanterdeki dört
adet yine Alman yapımı Tip 209 sınıfı denizaltı, AIP ve modern komuta kontrol
sistemleri ile donatılacaktı. [22]
AIP denizaltı projesi kapsamında 2000 yılında imzalanan sözleşme ile üretilen
ilk denizaltı olan Papanikolis, 2004 yılında denize inmesine rağmen, Yunan
tarafının teknik isterlerin karşılanmadığı gerekçesiyle teslim almayı
reddetmesi sonucu, denizaltı 2010 yılında hizmete kabulüne kadar kızakta
beklemiştir. Diğer üç denizaltı da, inşaları tamamlanmış olmalarına rağmen önce
Papanikolis'in tesliminin reddi, ardından da üretildikleri Skaramanga Tersanesi'nin
mali sorunlar nedeniyle el değiştirmesi nedeniyle halen kızakta beklemektedir. [23]
Neptune II projesi ise, ilk denizaltı olan Okeanos'un modernizasyonu sonrasında
feshedilmiştir. Papanikolis sınıfının kızakta bekleyen üç denizaltısının 2016
yılına kadar hizmete gireceği açıklanmıştır.[24]
Yunan Deniz Kuvvetleri'nin denizaltılardan sonra
en acil ihtiyacı, suüstü muharip filosunun yeni nesil firkateynlerle
yenilenmesidir. Bu kapsamda 2009 yılında ülkenin en üst seviye savunma ve
güvenlik karar alma organı olan Dış İlişkiler ve Güvenlik Komitesi, 2009
yılında Fransa ile FREMM tipi modern firkateynlerin tedariği için sözleşme
görüşmelerinin başlatılmasına karar vermiştir. Ancak bu süreç, ekonomik kriz
nedeniyle sekteye uğramıştır. [25]
Hollanda'dan ikinci el olarak tedarik edilen 10
adet Kortanear tipi firkateynden 6 adedi, modernizasyona tabi tutularak
ömürleri 2020'lere kadar uzatılmıştır. [26]
Bir diğer ana suüstü muharip platform projesi olan Super Vita sınıfı korvet
tedarik projesi, ilk üç geminin kabulünden sonra ekonomik darboğaz nedeniyle
iptal edilmiştir.
Deniz kuvvetlerinin sabit kanatlı hava unsuru
olan ABD üretimi P-3B Orion deniz karakol uçakları, modernizasyon bütçesinin
bulunamaması nedeniyle uçuştan çekilerek depoya kaldırılmıştır. Orion’ların
yerine yeni uçak tedarik programı da aynı şekilde hayata geçirilememiştir.[27]
3.5. Güney Kıbrıs Rum
Yönetimi
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin (GKRY), bağımsız
bir deniz kuvveti teşkilatı bulunmamaktadır. Rum Milli Muhafız Ordusu (RMMO)
bünyesinde, sahil güvenlik gücü niteliğinde bir Deniz Birlikleri Komutanlığı
mevcuttur. Söz konusu birimin görevleri, terörizm ve kaçakçılıkla mücadele,
GKRY'nin kıyı şeridinin muhafazası, arama ve kurtarma olarak sayılabilir.
RMMO deniz biriminin mevcut envanteri, altı adet
değişik tip ve ebatta karakol botundan oluşmaktadır. Bunlardan en büyüğü, 1983
yılında tedarik edilen Fransız yapımı 98 ton deplasmanlı Patra sınıfı Salamis
botudur. En modern tekneler ise, 2000 yılında Yunan Deniz Kuvvetleri’nden hibe
edilen Dilos sınıfı Kyrenia botu ile 2004 yılında İtalya’dan satın alınan iki
adet Vittoria sınıfı bottur. Bir adet Britten Norman BN-2B-21 Maritime Defender
tipi uçak, deniz karakol ve arama kurtarma faaliyetlerinde kullanılmaktadır.
Deniz biriminin Limasol, Mari ve Zigi’de birer üssü bulunmaktadır; ayrıca
Larnaka’da bir arama kurtarma koordinasyon merkezi mevcuttur. [28]
Doğu Akdeniz'de yapılan hidrokarbon keşifleri
sonrasında, 2010 Aralık ayında İsrail ile Münhasır Ekonomik Bölge (MEB)
sınırlarının tespiti için İsrail Altyapı Bakanı Uzi Landau ve GKRY Dışişleri
Bakanı Markos Kiprianu tarafından bir anlaşma imzalanmıştır. Anlaşma, tarafların
keşfedilen kaynakların paylaşımı ve ortak kullanımı hususlarında işbirliğine
gitmesini kapsamaktadır. [29]
Söz konusu anlaşmanın imzalanmasından kısa süre
sonra İsrail, RMMO deniz biriminin güçlendirilmesi için GKRY'ne kapsamlı bir
modernizasyon paketi teklif etmiştir. Söz konusu teklif kapsamında GKRY’ye
uygun ödeme koşulları ile Shaldag tipi karakol botu ve bir helikopter satışı,
2011 Temmuz ayında mühimmat deposunun infilakı ile tahrip olan Evangelos
Florakis deniz üssünün yeniden inşası ve eğitim gibi kalemler bulunmaktadır. [30]
Bu teklifin hayata geçmesi, GKRY’nin yaşadığı ekonomik darboğaz nedeniyle
akamete uğramış olsa da, yönetimin özellikle deniz gücünü yenilemek için
alternatif arama çalışmaları devam etmiştir. Bu kapsamda 2013 yılında Fransa
ile, Gowind sınıfı iki adet korvet tedariği için görüşmeler yürütülmüştür. Söz
konusu modern gemilerin yüksek maliyeti nedeniyle görüşmeler sözleşme imza
aşamasına gelememiştir. Gowind’lerin, benzer sınıf gemi ihtiyacı bulunan
Yunanistan ile ortak tedariği ve işletmesi seçeneği değerlendirilmektedir. [31]
3.6. Suriye
2011 yılına kadar bütçeden modernizasyon için
zaten en düşük payı almakta olan ve envanterindeki gemilerin büyük kısmı
ıskartaya ayrılmış olan Suriye Deniz Kuvvetleri, son üç yıldır devam etmekte
olan şiddetli iç savaş nedeniyle neredeyse tamamen gayrı faal duruma düşmüştür.[32]
İç savaşın başlangıcından önce eski Sovyet yapımı Petya sınıfı bir adet hafif
firkateyn ile 15 civarında Osa sınıfı hücumbotu bulunan kuvvetin esas olarak
kıyı savunma maksatlı gemisavar güdümlü füzelere yatırım yapmakta olduğu, bu
kapsamda Rusya Federasyonu'ndan gelişmiş sesüstü gemisavar füze tedarik ettiği
bilinmektedir.[33] Söz konusu füzeler,
ülkenin kıyı sularını etkin bir biçimde savunma kapasitesine sahiptirler.[34]
3.7. Lübnan
2000'li yılların ortalarına kadar kayda değer
bir modernizasyon bütçesi ya da programı olmayan, envanterdeki az sayıdaki
botun da harbe hazırlık seviyesi düşük olan Lübnan Deniz Kuvvetleri, 2006'dan
itibaren personel eğitimi ve yeni araç gereç tedariği programları başlatmıştır.[35]
Halihazırda 40 civarında irili ufaklı kıyı karakol teknesi bulunan Lübnan'ın,
2014 Ağustos ayında Suudi Arabistan'ın açıkladığı USD3 milyarlık askeri yardım
paketi kapsamında Fransa'da Combattante FS56 sınıfı hücumbot satın alması
gündemdedir. [36]
3.8. Türkiye
Ekonomisindeki gelişmelere paralel olarak
özellikle 2000’li yılların başından itibaren kapsamlı bir savunma modernizasyon
hamlesi gerçekleştiren Türkiye’nin, yerli savunma sanayii kurma ve geliştirme
iddiasının en önemli aşamasını, yerli tasarım ve üretim askeri gemi projeleri
teşkil etmektedir. Söz konusu projelerin en önemlisi, Milli Gemi (MilGem)
projesidir.[37]
Dört adedi opsiyon olmak üzere toplam 12 adet
korvet tipi karakol gemisinin yerli imkânlarla tasarım ve üretimini kapsayan
MilGem projesinde ilk iki gemi olan F511 Heybeliada ve F512 Bozcaada
korvetleri, sırasıyla 2011 ve 2013 yıllarında hizmete girmiştir. Bu proje ile
elde edilen birikim ve altyapı, alan hava savunma kabiliyetini haiz firkateyn
TF2000 projesinde kullanılmaktadır. 2020’li yıllarda hizmete girmesi planlanan
bu savaş gemileri, yurtiçi imkânlarla geliştirilmekte olan radar ve komuta
kontrol sistemleri ile donatılacaktır.[38]
Akdeniz’deki en büyük denizaltı filolarından
birine sahip olan Türkiye, Alman tasarımı Tip 214 havadan bağımsız tahrik
sistemini haiz modern denizaltılardan altı adedini Gölcük Tersanesi’nde inşa
etmektedir. 2010’lu yılların ikinci yarısında hizmete girecek bu denizaltılar,
halihazırda hizmette olan yine Alman tasarımı Tip 209 / 1200 tipi Ay sınıfı
denizaltıların yerini alacak, sekiz adet Tip 209 / 1400 tipi Preveze sınıfı
denizaltı ile birlikte görev yapacaktır.[39]
Ana üsleri Gölcük ve Aksaz’da bulunan Türk Deniz
Kuvvetleri’nin ana suüstü muharip unsurları, Alman tasarımı sekiz adet MEKO
200TN ile ABD tasarımı sekiz adet FFG-7 sınıfı firkateyndir. FFG-7 sınıfı
firkateynler, yurtiçi imkânlarla geliştirilen GENESİS komuta kontrol sistemi
ile modernize edilmiş; dört adedi gelişmiş hava savunma sistemleri ile
donatılarak TF2000 projesi hayata geçene kadar oluşacak kabiliyet boşluğunu
kapatacak seviyeye getirilmiştir. Bu gemilere ilaveten altı adet eski Fransız
Deniz Kuvvetleri Aviso sınıfı korvet ile 60 civarında hücumbot ve karakol botu
envanterdedir. [40]
Sayılan suüstü ve sualtı gemi projelerine
ilaveten yürütülmekte olan en önemli programlardan biri, havuzlu çıkarma gemisi
tedariğidir. Proje kapsamında, düz uçuş güverteli ve bir deniz piyade taburunu
tüm araç gereç ve teçhizatı ile destekleme kabiliyetine sahip bir çıkarma
gemisi, yurtiçi tersanede üretilecektir. Hayata geçtiğinde, söz konusu geminin
Türk Deniz Kuvvetleri’nin kuvvet aktarımı ve komuta kontrol kabiliyetini önemli
ölçüde artıracağı aşikârdır.[41]
Deniz kuvvetlerinin hava unsurları, ABD yapımı
25 adet Sikorsky S-70B SeaHawk ve İtalyan yapımı 17 adet AB-212SW helikopteri
ile altı adet CN-235MPA deniz karakol uçağıdır. İtalya’ya siparişi verilen 8
adet ATR-72MPA uçağının üretimi devam etmektedir.[42]
4. Sonuç ve Değerlendirmeler
Enerji kaynaklarının keşfi ile birlikte yeniden
şekillenen Doğu Akdeniz’in jeopolitiği, kıyıdaş ülkelerin ulusal savunma
mekanizmalarının da, bu yeni ortama göre oluşturulması gerekliliğini ortaya
çıkarmıştır. Bu doğrultuda bölge ülkeleri, ekonomik imkân ve altyapıları
çerçevesinde kapsamlı donanma modernizasyon ve tedarik programları
yürütmektedirler. Zira bu programların çıktıları olan askeri deniz sistem,
araç, gereç ve kabiliyetleri, enerji jeopolitiği denkleminde ulusal ilgi ve
menfaatlerin korunmasında doğrudan etkili olacaktır.
Bölge ülkelerinin deniz tedarik ve modernizasyon
projeleri incelendiğinde, bazı ortak eğilim ve tercihlerin söz konusu olduğu
gözlenmektedir. Bu kesişim kümeleri şu şekilde sıralanabilir:
4.1. Korvet sınıfı gemiler
Korvetler, tasarım özellikleri itibariyle kıyı
sularında görev yapan ve özellikle barış ya da savaş dışı gerginlik
dönemlerinde bayrak gösterme, kriz müdahalesi, caydırıcılık, terörizm ve
asimetrik tehditlerle mücadele gibi görevleri üstlenen gemilerdir. Firkateynler
kadar büyük ya da karmaşık donanımlı olmadıkları için ilkalım, işletme ve idame
maliyetleri daha düşüktür. Bu nedenle de özellikle barış ya da gerginlik
dönemlerinde ön plana çıkmaktadır. Öte yandan hücumbot ve karakol botlarından
tonaj olarak daha büyük olmalarından dolayı nispeten daha açık sularda ve daha
sert deniz koşullarında görev yapabilirler ya da deniz komandosu, özel
kuvvetler, kurtarılan rehine ya da ele geçirilen terörist / deniz korsanlarını
barındırarak denizde yüzen bir karakol unsuru olarak kullanılabilirler. Doğu
Akdeniz’de, özellikle Kıbrıs Adası etrafında yoğunlaşan enerji rezervleri ile
deniz ticaret hatları, bölgenin hidrografik ve oşinografik özellikleri de göz
önüne alındığında, bu tip gemiler için ideal bir harekât ortamı
oluşturmaktadır. Nitekim bölgenin neredeyse tüm ülkelerinin bu tip gemilere
yatırımı bulunmaktadır. Bunlardan özellikle Türkiye’nin MilGem korvet inşa
projesi ile Mısır ve İsrail’in korvet tedarik programları dikkat çekicidir.
4.2. Denizaltılar
Denizaltılar, sahip oldukları stratejik güç
nedeniyle 21’nci yüzyıl donanmalarının ana tedarik hedefi haline gelmişlerdir.
Taşıdıkları elektrooptik ve elektronik istihbarat sistemleri ile bu gemiler,
barış ve kriz dönemlerinde en ön saflarda görev yapan birer stratejik
istihbarat ve nokta operasyon unsuru olarak kullanılmaktadırlar. Bu nedenle de,
deniz ilgi ve sorumluluk sahasının kesintisiz olarak kontrol altında tutulması,
güvenliğinin sağlanması ve bölgedeki diğer devletlerin faaliyetlerinin
izlenmesi açısından son derece etkin platformlardır. Bölgede en büyük denizaltı
filosuna sahip ülke olan Türkiye’yi, bu alanda iddialı projeler başlatmış olan
İsrail, Yunanistan ve Mısır takip etmektedir. Geçirdiği ağır ekonomik krize
rağmen Yunanistan’ın, başlatmış olduğu denizaltı tedarik programını tamamlamak
için büyük gayret göstermesi, bu tip gemilerin bölgede belirleyici rol
oynayacağının göstergesidir.
4.3. İHA ve C4ISR Sistemleri
İnsansız hava araçları ve genel olarak tüm C4ISR
sistemleri, stratejik, taktik ya da operatif seviyede ortam koşulları, dost ve
düşman unsurların takibi vasıtası ile durumsal farkındalığın sağlanmasında
kullanılırlar. Farklı niteliklerdeki sensör sistemlerinin topladığı verilerin
birleştirilmesi ve değerlendirilmesi ile, müşterek bir resim oluşturulur. Bu
resmin gerçek zamanlı, doğru ve güvenilir olması, karar verici makamların
sağlıklı strateji ve politikalar geliştirmelerini ve muhtemel krizlere hızlı ve
etkin müdahale yapılmasını mümkün kılar. Bu sistemler arasında uzun menzil ve
yüksek irtifada görev yapan insansız hava araçları, açık denizde uzun süre
havada kalabilmeleri dolayısıyla özellikle faydalıdırlar. Bölge ülkelerinden
İsrail, bu alandaki teknoloji ve ürünleri ile öne çıkmaktadır. İsrail’i, ulusal
savunma sanayi ile bu tipte sistemler üretmeye başlayan Türkiye takip
etmektedir. Yunanistan ve Mısır’ın da bu tipte sistemlere ilgisi bilinmektedir.
Sonuç olarak yapılan enerji keşifleri ile
bölgesel rekabetin daha da yoğunlaştığı Doğu Akdeniz’de ulusal enerji stratejilerinin
geliştirilmesi ve uygun politikaların uygulanmasının, ancak etkin bir deniz
gücünün idamesi ile mümkün olduğunu vurgulamak gereklidir. Birbirinden ayrı
değerlendirilmesi mümkün olmayan enerji ve ulusal güvenlik politikalarının
başarılı bir biçimde geliştirilmesi ise, küresel, bölgesel ve yerel ölçekte
resme hâkim olmak ile bağımsız bir ulusal savunma mekanizması kurmak ve
sürekliliğini sağlamakla mümkündür.
[1] Cihat Yaycı, “Doğu Akdeniz’de Deniz Yetki Alanlarının Paylaşılması
Sorunu ve Türkiye”, Bilge Strateji, Cilt:4 Sayı:6, 2012
[2] "Doğu Akdeniz'de Enerji Keşifleri ve Türkiye", BilgeSAM
Bilge Adamlar Kurulu Raporu, No: 59, Aralık 2013
[3] “Frigate”, Wikipedia, http://en.wikipedia.org/wiki/Frigate (Erişim tarihi: 18 Eylül 2014)
[4] Hakan Gürel, "Korvet Sınıfı
Gemiler”, Jeopolitik ve Jeostrateji , 30 Mayıs 2007, http://modusstrateji.blogspot.com.tr/2007/05/korvet-snf-gemiler.html (Erişim tarihi: 11 Eylül 2014)
[5] Hakan Gürel, "Korvet Sınıfı
Gemiler”, Jeopolitik ve Jeostrateji , 30 Mayıs 2007, http://modusstrateji.blogspot.com.tr/2007/05/korvet-snf-gemiler.html (Erişim tarihi: 11 Eylül 2014)
[6] “Submarine”, Wikipedia, http://en.wikipedia.org/wiki/Submarine (Erişim tarihi: 18 Eylül 2014)
[7] Jane's Fighting Ships 2013 - 2014, Londra, Jane's Information
Group, 2013
[8] “Israeli Navy”,
Wikipedia, http://en.wikipedia.org/wiki/Israeli_Navy (Erişim tarihi: 18 Eylül 2014)
[9] "Dolphin-class submarine", http://en.wikipedia.org/wiki/Dolphin-class_submarine (Erişim tarihi:
15 Eylül 2014)
[10] "Israel Seeks German Arms-Aid Deal", 18 Ocak 2010, http://www.defensenews.com/article/20100118/DEFFEAT04/1180309/Israel-Seeks-German-Arms-Aid-Deal (Erişim
tarihi: 15 Eylül 2014)
[11] "Israel Navy Mulling Purchasing South Korean Ships built by
Hyundai", 2 Nisan 2012, http://gantdaily.com/2012/04/02/israel-navy-mulling-purchasing-south-korean-ships-built-by-hyundai/ (Erişim
tarihi: 12 Eylül 2014)
[12] "IAI demonstrates Heron UAV's maritime credentials", 16
Ekim 2012, http://www.flightglobal.com/news/articles/video-iai-demonstrates-heron-uav39s-maritime-credentials-377663 (Erişim tarihi
13 Eylül 2014)
[13] Jane's Fighting Ships 2013 - 2014, Londra, Jane's Information
Group, 2013
[14] “Egyptian Navy”,
Wikipedia, http://en.wikipedia.org/wiki/Egyptian_Navy (Erişim tarihi: 18 Eylül 2014)
[15] “World Navies, Egypt”, Jane’s World Navies, 8 Nisan 2014
[16] "Germany to deliver two Type-209 submarines to Egypt", 5
Eylül 2012, http://www.naval-technology.com/news/newsgermany-deliver-two-type-209-submarines-egypt
(Erişim tarihi: 10 Eylül 2014)
[17] "VT Halter Marine launches first of 4 vessels for Egyptian
navy", 21 Ekim 2011, http://blog.gulflive.com/mississippi-press-news/2011/10/vt_halter_marine_launches_egyp.html
(Erişim tarihi: 11 Eylül 2014)
[18] "French contractor to supply Egyptian navy with 4 frigates:
Industry source", 23 Temmuz 2014, http://www.dailynewsegypt.com/2014/07/23/french-contractor-supply-egyptian-navy-4-frigates-industry-source/
(Erişim tarihi: 11 Eylül 2014)
[19] Shana Marshall, "Egypt’s other revolution: Modernizing the
military-industrial complex", 20 Şubat 2012, http://www.ips-dc.org/egypts_other_revolution_modernizing_the_military-industrial_complex/
(Erişim tarihi: 11 Eylül 2014)
[20] Jane's Fighting Ships 2013 - 2014, Londra, Jane's Information
Group, 2013
[21] Yunan Deniz Kuvvetleri resmî web sitesi, http://www.hellenicnavy.gr/en/ (Erişim
tarihi: 11 Eylül 2014)
[22] "Greece Signs for Three Type 214's", International
Defence Review, 1 Nisan 2000
[23] "Greece’s U-214 Submarine Order: Arrests, but no Subs",
Defence Industry Daily, http://www.defenseindustrydaily.com/greece-in-default-on-u-214-submarine-order-05801/ (Erişim
tarihi: 11 Eylül 2014)
[24] "Greece to accept Type 214 submarines into service",
Jane's Defence Weekly, 16 Mart 2014, http://www.janes.com/article/35466/greece-to-accept-type-214-submarines-into-service (Erişim
tarihi: 16 Eylül 2014)
[25] "20130303_Greece and France to sign defence agreement",
GlobalPost, 28 Şubat 2013, http://www.globalpost.com/dispatch/news/afp/130228/greece-and-france-sign-defence-agreement-le-drian (Erişim
tarihi: 12 Eylül 2014)
[26] "Hellenic Navy forges ahead with Elli-class
modernisation", Jane's Navy International, 29 Ocak 2009
[27] "Greece looks to major upgrade programmes", Jane's
Defence Weekly, 16 Temmuz 2014
[28] “World Navies, Cyprus”,
Jane’s World Navies, 8 Nisan 2014
[29] "Israel-Cyprus exclusive economic zone set", 19 Aralık
2012, http://www.ynetnews.com/articles/0,7340,L-4000679,00.html
(Erişim tarihi: 19 Eylül 2014)
[30] "Σωσίβιο σωτηρίας από Ισραήλ - Κοινό μέτωπο κατά των τουρκικών
απειλών", 27 Ağustos 2011, http://maxhnews.com/content/6349
(Erişim tarihi: 18 Eylül 2014)
[31] "Αγορά υπερσύγχρονης κορβέτας από Κυπριακή Δημοκρατία",
20 Ocak 2013, http://www.sigmalive.com/news/local/26401
(Erişim tarihi: 15 Eylül 2014)
[32] Jane's Fighting Ships 2013 - 2014, Londra, Jane's Information
Group, 2013
[33] "Syria's options in case of a US strike", BBC, 28 Ağustos
2013, http://www.bbc.com/news/world-middle-east-23866250 (Erişim
tarihi: 17 Eylül 2014)
[34] "P-800 Oniks", http://en.wikipedia.org/wiki/P-800_Oniks (Erişim
tarihi: 17 Eylül 2014)
[35] "Lebanese Navy", http://en.wikipedia.org/wiki/Lebanese_Navy (Erişim
tarihi: 17 Eylül)
[36] "New Saudi donation to Lebanon raises doubts about USD3 billion
pledged in 2013", Jane's Defence Weekly, 21 Ağustos 2014
[37] "Denizaltı Savunma Harbi ve Keşif Karakol Gemisi (MİLGEM)
Projesi", Savunma Sanayii Müsteşarlığı resmî web sitesi, http://www.ssm.gov.tr/anasayfa/projeler/Sayfalar/projeler.aspx?projeGrubuID=6 (Erişim
tarihi: 10 Eylül 2014)
[38] "TF 2000 Projesi", Savunma Sanayii Müsteşarlığı resmî web
sitesi, http://www.ssm.gov.tr/anasayfa/projeler/Sayfalar/proje.aspx?projeID=39 (Erişim
tarihi: 10 Eylül 2014)
[39] "Yeni Tip Denizaltı Projesi", Savunma Sanayii
Müsteşarlığı resmî web sitesi, http://www.ssm.gov.tr/anasayfa/projeler/Sayfalar/proje.aspx?projeID=29 (Erişim
tarihi: 10 Eylül 2014)
[40] "Burak Class (Type A-69", Bosphorus Naval News, http://turkishnavy.net/corvettes/burak-type-a-69-class/ (Erişim
tarihi: 16 Eylül 2014)
[41] Türk Deniz Kuvvetleri resmî web sitesi, http://www.dzkk.tsk.tr/denizweb/turkce/anasayfa.php (Erişim tarihi:
16 Eylül 2014)
[42] "Deniz Karakol ve Sahil Güvenlik Keşif Karakol Uçakları
Platform Tedariki (MELTEM-1)", Savunma Sanayii Müsteşarlığı resmî web
sitesi, http://www.ssm.gov.tr/anasayfa/projeler/Sayfalar/proje.aspx?projeID=163 (Erişim
tarihi: 17 Eylül 2014)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder