26/01/2017

Ulusal Savunma Sanayiinin Aşil Topuğu, Test ve Değerlendirme

Yeşil Vadi Faciası Arapsaçına Dönüştü

Geçtiğimiz ay yaşanan Yeşil Vadi Faciası'ndan sonra açılan soruşturma, bürokratik bir arapsaçına dönüştü. Beş ilkokul öğrencisi ve iki öğretmenin hayatlarını kaybettiği olayda, test sahasının ve test faaliyetinin sorumlusu tespit edilemiyor. Silah sisteminin üreticisi, kazanın, altyüklenici tarafından üretilen bileşenin testi sırasında gerçekleştiğini, sorumluluğun altyükleniciye ait olduğunu iddia ederken, tedarik makamının hukuki bir sorumluluğu olmamasına rağmen teste onay verdiği anlaşıldı.

Yeşil Vadi'de Ne Olmuştu?

Seferoğulları A.Ş. tarafından geliştirilen "Tosun" adlı silah sisteminin Yeşil Vadi Atış Alanı'ndaki denemeleri sırasında, silahtan kopan bir parça, atış alanı sınırları içindeki çalılık bölgede piknik yapan Yeşil Vadi İlkokulu öğrencilerinin üzerine düşmüştü. Olayda beş öğrenci ve başlarındaki iki öğretmen hayatlarını kaybederken, altı öğrenci de ağır yaralanmıştı.

Olaydan sonra açıklama yapan Seferoğulları A.Ş., kazanın, Tellioğulları A.Ş. tarafından geliştirilen ve "Tosun" silah sisteminin ana bileşenlerinden olan bir parçanın denemeleri sırasında gerçekleştiğini bildirmişti. Ayrıca, test sahasının güvenliğinden, Tedarik Hizmetleri Genel Müdürlüğü'nün (THGM) sorumlu olduğu, test sahasına izinsiz giren öğrenci grubunun, THGM tarafından tespit edilmesi gerektiği kaydedilmişti.

Tellioğulları A.Ş., ise yaptığı açıklamada, "Tosun" projesinin ana yüklenicisi olan Seferoğulları'nın, testin güvenli gerçekleşmesinden sorumlu olduğunu, kazanın, Tellioğulları'nın sorumluluğundaki sistemlerin hatalı tasarımından kaynaklandığını belirtti.

Teste ilişkin risk yönetimi ve güvenlik planının, projeyi geliştiren ekip tarafından hazırlandığı, iki sayfalık söz konusu planın daha önce yürütülmüş projelerdekilerle birebir aynı olduğu ve bu planın aynı proje yönetim ekibi tarafından onaylandığı ortaya çıktı.

Öte yandan THGM'nin hukuki olarak test sahasının güvenliğinden sorumlu olmadığı, mülkiyeti Uzay Kuvvetleri Komutanlığı'na (UKK) ait bu alanın fiziki güvenliği için bir tedbir alınmadığı da ortaya çıktı. Testin yapılmasına onay veren THGM'de görevli uzman yardımcısı, soruşturmanın selameti için açığa alındı.

UKK'dan yapılan açıklamada ise, testin ne zaman gerçekleştirileceğine dair kendilerine herhangi bir resmî bilgi verilmemiş olduğunu bildirdi. Test sahasından sorumlu birlik komutanının, sahanın anahtarını daha önce Seferoğulları A.Ş.'deki proje yöneticisine vermiş olduğu, olayın yaşandığı gün şirket ve THGM heyetlerinin sahaya bu anahtarla girmiş olduğu kaydedildi. Test sahasının fiziki güvenliği ve test ölçüm sistemlerinin tedariki için yedi yıl önce açılmış olan ihalede toplanan tekliflerin halen değerlendirildiği öğrenildi.

Hayatlarını kaybedenlerin acılı yakınları şimdi kime dava açacaklarını belirlemeye çalışıyor.

* * *

Yukarıdaki metin, içeriği ve içinde geçen kurumlar tabi ki hayal ürünü. Ancak benzeri bir olayın ülkemizde gerçekleşmesi, korkarım an meselesi. Böyle trajedilerin önlenmesi mümkün. Bu ise ancak, test ve değerlendirme (T&D) konusunda bir üzerinde mutabık kalınmış bir bakış açısı ve ardından sistematik bir yaklaşım ile sağlanabilir.


Test ve Değerlendirme Nedir?

Son derece derin ve kapsamlı bir konu olan test ve değerlendirme (T&D), her türlü ArGe ve mühendislik sürecinin vazgeçilmez bir unsurudur. Çok genel olarak T&D'nin amaç ve kapsamını şu şekilde özetlemek mümkün:

i. Proje yöneticileri, tedarik ve karar alma makamları için bilgi üretmek,
ii. Projede belirlenen isterlerin sağlanıp sağlanmadığını ölçmek,
iii. Geliştirilen sistemin, verimli, etkili ve güvenli bir şekilde çalıştığını teyit etmek,
iv. Yapılabilirlik (fizibilite) çalışmasına girdi sağlamak
v. Risk, maliyet, fayda karşılaştırmaları yapmak, v.b. gibi.

Farklı bileşenlerden oluşan bir sistemin tasarımından seri üretimine kadar geçen tüm süreçlerde, T&D faaliyetleri yapılır. Her bir bileşenin ayrı ayrı testi, bunların birleşmesi ile oluşan sistemin ayrı testi yapılır: Laboratuar ya da bilgisayar ortamında gerçekleştirilen testler de mevcuttur, sahada, kontrollü bir test ortamında yapılanlar da. Bazı savunma sistemleri, gerçek operasyonel koşullarda da test edilir. Tüm bu faaliyetler sırasında toplanan verilerin işlenmesi, tasarım ve mühendislik ekiplerine, tedarik makamı ve son kullanıcıya faydalı bilgiler haline dönüştürülmeleri ise başlı başına ayrı, geniş kapsamlı bir süreçtir.

Bir T&D süreci genel olarak şu alt aşamalardan oluşur:

1. Testin planlanması: İhtiyacın belirlenmesi ve tanımlanması, ölçülecek ve değerlendirmesi yapılacak etkenlerin (parametrelerin) tanımlanması, hedeflerin ve başarım kıstaslarının belirlenmesi, ortam koşullarının ve test faaliyetine ilişkin diğer değişkenlerin belirlenmesi gibi

2. Testin tasarımı: Hedeflerin ve başarım kıstaslarının belirlenmesi, testin gerçekleştirileceği ortamın, ilgili araç, gereç ve teçhizatın hazırlanması, ortam koşullarının kontrolü, güvenlik ve risk etkenlerinin belirlenmesi, güvenlik ve risk planının hazırlanması, acil durum eylem planlarının hazırlanması, ilgili kurum ve kuruluşlarla iletişim ve eşgüdümün sağlanması

3. Testin gerçekleştirilmesi: Verilerin toplanması; yazılı, görsel, işitsel, elektronik vb kayıtların gerçekleştirilmesi

4. Toplanan verilerin değerlendirilmesi: Verilerin ham hallerinin güvenliklerinin sağlanması, verilerin işlenmesi, belgelendirme ve raporlama işlemleri

Teste konu sistemin karmaşıklığı arttıkça, T&D sürecinin de karmaşıklığı, maliyeti artar. Planlaması, icrası ve değerlendirmesi daha zahmetli hale gelir. Dahası, pek çok farklı testin farklı koşullarda tekrarlanmaları gerekir.

Tüm bu faaliyetler sırasında,

i. Testi gerçekleştiren personelin, çevredeki sivil nüfusun can güvenliklerinin sağlanması,
ii. Test sırasında sağlıklı, tutarlı ve kesin ölçüm yapılabilmesi,
iii. Testin gerçekleştirildiği alan ve çevresine yönelik çevresel (ekolojik) risklerin asgari seviyede tutulması,
iv. İstihbarata karşı koyma (İKK) kapsamında teste ilişkin insan (HUMINT), elektromanyetik (ELINT/SIGINT/COMINT), görüntüleme (IMINT), ölçüm (MASINT) vb istihbarat disiplinlerine yönelik tedbirlerin uygulanması,

için kapsamlı bir planlama ve icra mekanizmasına ihtiyaç vardır. Bu konularda tespit edilen önlem ve tekniklerin uygulanmasında da son derece titiz olunmalıdır.

Ayrıca özellikle tedarik ve kabul süreçlerine yönelik T&D faaliyetlerinde, testin tarafsız ve bağımsız şekilde yürütülmesi gereklidir. Başka bir deyişle "sistemi yaptık, çalışıyor, bir sorun olursa yardımcı oluruz. Zaten bize ait sistemi başkasına test ettirmeyiz" anlayışının iş yapması mümkün değildir.

Hemen hemen her çeşit güdümlü füze sistemi, savaş gemisi, sabit ve döner kanatlı uçak projeleri yürüten Türkiye'nin, T&D'ye yönelik milli bir kabiliyet geliştirmesi; bu konuda bağımsız, tarafsız bir otorite teşkil etmesi şarttır. Bu konuda Ağustos 2016'da atılan umut verici adımın gerisi ne yazık ki henüz gelmemiştir.

Aksi takdirde girişteki gibi acı olayların gerçekleşmesi işten bile değildir. Nitekim 9 Ocak günü büyük bir facianın eşiğinden dönülmüştür (haber metnindeki vurgu ve parantez içindeki yorumlar şahsıma aittir)

Denizaltı Kurtarma Ana Gemisi Alemdar'ın deneme seyrinde faciadan dönüldü

10.01.2017 15:25

İstanbul Denizcilik Gemi İnşa Sanayi ve Ticaret A.Ş. tarafından Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nın ihtiyacına binaen inşa edilen Denizaltı Kurtarma Ana Gemisi Alemdar'ın deneme seyrinde faciadan dönüldü.

Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nın ihtiyacına binaen Savunma Sanayii Müsteşarlığı tarafından ihale edilen ve İstanbul Denizcilik Gemi İnşa Sanayi ve Ticaret A.Ş. tarafından inşa edilen Denizaltı Kurtarma Ana Gemisi Alemdar'ın deneme seyrinde faciadan dönüldü.

Deniz Haber Ajansı'nın edindiği bilgiye göre, dün Tuzla açıklarında Denizaltı Kurtarma Ana Gemisi Alemdar'ın deneme seyrinde, '4 nokta demirleme deneyi' yapılırken, gemi halatının tekneye bağlanarak gemiye alınması esnasında, Yalova-Tuzla Seferi yapan İDO'ya ait HIZIR REİS isimli deniz otobüsünün halatın üzerinden geçmesi sebebiyle, halata bağlı teknenin alabora olduğu (Test sırasında sivil geminin o bölgede, test yapan gemiye o kadar yakında ne işi var? Test yapan geminin, sivil gemiye o kadar yakında ne işi var? Testin yapıldığı bölgenin emniyeti alınmadı mı?) öğrenildi.

Alemdar isimli Denizaltı Kurtarma Ana Gemisinin '4 nokta demirleme deneyi' esnasında HIZIR REİS isimli Deniz Otobüsü'nün, TEKNEYE BAĞLI GEMİ HALATININ üzerinden geçmesi sonucu 5 kişinin denize düşerek hayatı tehlike yaşadığı, bölgede bulunan botların, kazazede teknenin bulunduğu alana intikal ettirilerek, tekneden denize düşen gözlem heyetinin kurtarıldığı belirtildi.

Deniz Haber Ajansı'nın aldığı bilgiye göre, tekneden denize düşen başta geminin dizaynırı Semih Zorlu olmak üzere proje yetkililerinin, denizde yaklaşık 20-30 dakika kaldığı ve denizin çok soğuk olması nedeniyle, kazazedelerin hipotermi tehlikesi yaşadıklarını ifade edildi (Teste katılan personelin koruyucu ekipmanı bulunmuyor mu? Acil durum ya da kaza olasılığına karşı donanımlı gemi / eğitimli personel mevcut değil mi? Denize düşen personelin 20 - 30 dakika gibi az sayılmayacak bir süre kalmasının sebebi nedir?).

Haber: Recep CANPOLAT / Deniz Haber Ajansı

Bu kadar çok sayıda, geniş kapsamlı, iddialı savunma ve uzay projesine soyunan Türkiye'nin, bu sistemlerin test, değerlendirme, sertifikasyon ve kalifikasyonuna dair tarafsız, bağımsız ve ciddi bir altyapı kurması şarttır. Çünkü:

1. Prototipten ürüne geçiş süreci, sağlıklı bir T&D ile mümkündür.

2. Savunma sanayiinin sürdürülebilirliği için ihracat; ihracat için de bağımsız ve tarafsız bir T&D ve sertifikasyon şarttır.

3. Hem T&D hem de çevredeki sivil nüfusun can ve mal güvenliği için titiz, katı ve bağımsız bir güvenlik ve risk yönetimi anlayışı gereklidir.

2 yorum:

Polat Narobat dedi ki...

Buz gibi suda 20-30 dakika az buz tehlike değil.
Kurtarması gerekenler hipoterminin ciddiyetinden bihaber mi yoksa?
Ölümden dönmüşler, geçmiş olsun.

Unknown dedi ki...

Ağustos 2016 da atılan ama devamı gelmeyen o umut verici adım hakkında da bilgi verebilir misiniz?

Yorum Gönder