31/07/2015

Palavra Dedektörü: Hayalet Yazılım, Hayalet İHA, Hayalet Zekalar

Türkiye'nin Kuzey Irak ve Suriye'deki IŞİD ve PKK hedeflerine karşı yürütmekte olduğu harekât, çok önemli derslerle dolu. Bu derslerin birincisi, yeni nesil savaşlara hazırlık ile ilgili. Diğeri ise, ulusal savunma ve güvenlik konularında politika geliştirme çarkını döndürürken, kamuoyunu hazırlama ve algı yönetimi konularının ne kadar önemli olduğu. Bu iki husus da, iki ayrı yazının konusu. Tatil dönüşü kafa ve enerji resetlendiğine göre sırada fazla beklemeyecekler.

Ancak Sabah gazetesinin 31 Temmuz tarihli haberi, Palavra Dedektörü'nün atlayamacağı kadar eğlenceli. Uzun zamandır okurken aynı anda hem bu kadar iğrenmemiş hem de bu kadar eğlenmemiştim. Propaganda yapmaya çalışırken taramalı tüfekçilik oynayan çocuk seviyesine inilmiş.

Neredeyse baştan aşağı palavra ve saçmalıklarla bezenmiş, okuyucuyu aptal yerine koymaktan utanmayan bir zihniyetin ürünü olan bu kepazeliği, doğrusunu not düşme adına ciddiye almak durumundayım. 


Metnin iddiaları şu şekilde sıralanabilir:

Kandil'in üç gün içinde yerle bir edilmiş olması

Türk mühendisler tarafından yapılan hayalet yazılım ve bu yazılımın sağladığı etki ("kimseye yakalanmadan bilgi toplanması")

Geçmişte, hedef tespiti için İsrail'iden alınan yazılımların kullanılıyor olması ve bunun "başarısızlık" için ana neden olması

Kullanılan İsrail yapımı İHA'ların çektikleri görüntüleri ilk olarak İsrail'deki yetkililere gönderiyor olması. Bu görüntülerin PKK ile paylaşılması.

100 adet İHA'dan uzun süre havada kalan 20 adedinin Türk yapımı "hayalet yazılım" ile Kandil'de hedefleri tespit etmesi


Buradaki iddiaların tamamı uydurma ve safsatadan ibaret.

Kandil gibi coğrafi açıdan oldukça geniş, sarp arazide kurulmuş bir hedefin üç gün içinde yerle bir olması mümkün değil. İşin doğasına aykırı. Geçelim.

"Hayalet yazılım"dan kasıt nedir anlamak mümkün değil. Metinde bu yazılımın ne işe yarayacağına dair bir bilgi olmaması bir yana, böyle bir tanım literatürde de mevcut değil. Hedef tespit ve teşhis yazılımları kastediliyor olabilir ancak buna da hayalet demek mümkün değil.

Metinde, geçmişte İsrail'den alınan İHA ve yazılımların, topladıkları bilgileri önce İsrail'e gönderdikleri gibi bir saçmalık var. Bu, teknik olarak imkânsıza yakın bir iddia. Zira bunun, Türk yetkililerin haberi olmadan yapılması için İHA ile İsrailli unsurlar arasında doğrudan bir iletişim bağının (datalink) olması gerekir, ki bunu sağlamak mümkün değil. Metin bu iddiasını herhangi bir kaynağa tabi ki dayandırmıyor. Alt metinde, Türk Silahlı Kuvvetleri'ne ve güvenlik kurumlarına ihanet suçlaması var.

Dahası, Anadolu Ajansı tarafından servis edilen ve Suriye'de IŞİD hedeflerinin vurulduğu Şehit Yalçın Harekâtı'na ait görüntülerden anlaşıldığı kadarıyla, harekâtın odağında Türk yapımı "hayalet İHA" değil, başkası var: Heron'lar.

Servis edilen videoda, bir kızılötesi kamera ekranında işaretlenen hedeflerin vurulma anları görülüyor. (Vurulan hedefleri Google Earth üzerinde tespit etmiştim, yazının sonunda bulabilirsiniz).

Bu videoda görülen semboloji (ekran üzerindeki işaret, harf, uyarı ve bunların yerleşim düzeni), ASELSAN tarafından üretilen ASELFLIR 300T kızılötesi hedef tespit, teşhis ve işaretleme sistemine ait (Karşılaştırma için buraya ve buraya bakabilirsiniz)

Türk Silahlı Kuvvetleri envanterinde hedef tespit, teşhis ve işaretleme için kullanılabilecek hava araçları olarak 10 adet Heron 1 İHA, 5 adet kiralık King Air 350ISR ve 3 adet C-160T Gören bulunuyor. Bunlardan sadece Heron 1'lerde ASELFLIR 300 kullanılmakta. Bu sistem aynı zamanda T129A taarruz helikopterinde de bulunuyor ancak böyle bir görev için taarruz helikopterini kullanmak etkili ve mantıklı değil.

Dolayısıyla harekâtta, İsrail yapımı Heron 1 İHA kullanılmış durumda.

Öte yandan metinde kullanılan TAI üretimi Anka İHA sisteminin fotografı, bahsedilen "hayalet İHA"nın Anka olduğu izlenimini uyandırıyor. Nitekim metnin sonunda da Anka'ya ait teknik özellikler verilmiş. Ancak Blok A ve Blok B modellerinde prototipleri bulunan Anka, halen geliştirme ve test aşamasında bulunuyor. Hizmet alınmış değil ve aktif olarak herhangi bir operasyonda kullanılmıyor. Sadece ASELFLIR 300 ile donatılmış Anka Blok A ile ASELFLIR 300 ve SAR radarı bulunan Blok B; geliştirme projesinin prototipleri. Türk Hava Kuvvetleri envanterine 10 adet girecek olan Anka S'de ise, geliştirme çalışmaları devam eden CATS hedefleme sistemi ile ABD üretimi bir uydu iletişim sistemi (SATCOM) kullanılacak. Anka S henüz geliştirme çalışmaları devam eden bir proje; prototipi üretim aşamasında. Teknik özellikleri verilen İHA, Anka Blok B. Ancak o da prototip olarak bile böyle bir harekâtta kullanıma hazır ve uygun değil. Zaten Blok A ve Blok B hizmete girmeyecek.

"100 adet İHA'dan uzun süre havada kalan 20 adedi" palavrasına gelince: Kara Kuvvetleri envanterinde Baykar Makina tarafından üretilen 70'den fazla elden atılan Mini İHA bulunuyor. Bunlar, bu tür bir harekatta kullanılabilecek sistemler değil. Yine Kara Kuvvetleri envanterine, Taktik İHA Projesi kapsamında iki adet altışar sistem teslim edildi. Ancak bunlar görev sistemi donatım ve eğitim aşamasında olduğu için böyle bir harekatta kullanıma uygun değiller. 10 adet İsrail yapımı Heron haricinde Türk Silahlı Kuvvetleri envanterinde bu tür bir harekatta kullanılabilecek nitelikte başkaca bir İHA sistemi bulunmuyor.

Sonuç olarak haber, Türkiye'nin terörizmle mücadele kapsamında yürüttüğü harekâta kamuoyu desteği oluşturmak ve pozitif algıyı pekiştirmek amacıyla hazırlanmış -okuyucudan tabirimi mazur görmesini diliyorum- gerizekâlı bir girişimden ibaret.

Ulusal savunma ve güvenlik politikalarının bir bileşeni olarak iç ve dış kamuoyuna yönelik algı oluşturma ve yönetme faaliyetleri, incelikle tasarlanmalı ve yürütülmelidir. En son harekâtlarda, bu tür bir eşgüdüm ve farkındalığın noksanlığını görüyoruz. Sonuçta da ortaya böyle, kendi halkını aptal yerine koyan, mastürbatif saçmalıklar çıkabiliyor.

Kurumsal geri zekâlılık ve cehalet, acımasız bir şekilde mücadele edilmeleri gereken ulusal güvenlik tehditleridir.










3 yorum:

Adsız dedi ki...

Müthiş bir yazı.Sözde gazetecilere ders niyetine okutulması lazım.

Adsız dedi ki...

Target 2 ile sınır arasındaki mesafe ne kadar google earth kullanmadığım için hesaplayamadım.

Adsız dedi ki...

arda bey savunma strateji forumu kalkmış sanırım yeni bir forum falan var mı?